| Fakat bu bir tazı. | Open Subtitles | ولكن هذا كلب سلوقي |
| Fakat bu bir tazı. | Open Subtitles | ولكن هذا كلب سلوقي |
| Annen hala devasa bir tazı gibi güçlü. | Open Subtitles | أمكِ أنيقة وقوية ، مثل كلب السلوقي |
| Sanki sadece kaburgadan oluşmuş, aynı bir tazı gibi. | Open Subtitles | أنهُ نحيف , مثل كلب السلوقي |
| Piskopos peşlerindeydi, bir saat mesafeden onları takip ediyordu, tıpkı bir tazı gibi. | Open Subtitles | تعقبهما الأسقف، وهو يشعر بالغيرة الشديدة، وهو دءوب للغاية أكثر من كلب صيد ٍ |
| Bir köpek gibi, bir tazı gibi kokluyorsunuz onu! | Open Subtitles | وتطارد رجل, وتجعلة يهرول كالكلب ,أو كلب صيد. |
| Sonra onu yakaladığında, büyük bir tazı uluması salıver! | Open Subtitles | ثمّ عندما تحصره أطلق أكبر نباح من كلب صيد! |
| Bu yüzden babamız bize ihtiyar bir tazı aldı. | Open Subtitles | لذا جلب لنا والدنا كلب صيد كبير بالسن. |
| Sincapları korkutmak için bir tazı olabilir. | Open Subtitles | ربما كلب صيد لإخافة الزواحف. |