| Bunun aksine yıldız ise daha küçük bir yörüngede döner. | Open Subtitles | ولكن النجم يتحرك كذلك ، ولكن في مدار أصغر بكثير |
| Başlıyoruz, Mars Keşif Gezgini gibi bir yörüngede dönüp sonra geri dönüyoruz. | Open Subtitles | وها نحن , نلف في مدار مثل كوكب المريخ يرحل و يبتعد. |
| Sabit bir yörüngede, kalkanlar ve ilahlar kapalı, ve hiç bir elektro-magnetik yayım yok. | Open Subtitles | أنه في مدار مستقر الدروع والأسلحة معطلة,ولا تصدر إشارات كهرومغناطيسية |
| Sadece bizim gibi bir yörüngede olanları bulmayı düşünüyorlar. | Open Subtitles | اعتقدوا باحتمالية عثورهم على مدارات كمدارنا |
| Gezegenler ağırlık merkezinin etrafında dışa doğru büyük bir yörüngede dolaşırken yıldızlar, gözlenebilen daha küçük bir yörüngede hareket edeler. | Open Subtitles | هذا يعني أن الكواكب تدور في مدارات كبيرة حول مركز الثِقَل في حين أن النجوم تدور في مدارت أصغر بكثير ولكن مع ذلك يمكن كشفها |
| Bazı gezegenler kendi ana yıldızıyla çarpışırken bazılarının ise sabit bir yörüngede dolandıklarına inanılıyor. | Open Subtitles | يعتقد أن بعض الكواكب تصدم بالنجم الأم وتحترق والبعض الآخر ينجو ويظل في مدار قريب لكنه مستقر |
| Bu karanlık yıldızlardan birinin daha küçük, parlak bir yıldızın yanında olması durumunda küçük yıldız hiçbir şeyin etrafındaki bir yörüngede dönüyor gibi görünürdü. | Open Subtitles | إن حدث وجود أحدها بالقرب من نجم قريب اصغر و مشع سيبدو ذلك النجم و كأنه في مدار ضيق |
| Bu yüzden gezegen nispeten daha büyük bir yörüngede döner. | Open Subtitles | لذلك يتحرك الكوكب في مدار كبير نسبيًا |
| Yani kapsül azalan bir yörüngede ve 26 saat içinde dünyaya düşecek. Ve kapsülde paraşüt olmadığı için ölecek. | Open Subtitles | من أجل الإختبار،والذي لا يعد كافيا للبقاء في مدار ثابت لذا فالكبسولة في مدار فاسد وسترتطم بالأرض خلال 26 ساعة وسيموت لأن الكبسولة لا تحوز على مظلة |
| RH278 etrafında sabit bir yörüngede bulunuyor. | Open Subtitles | و ذلك في مدار ثابت حول - ار اتش 278 |