| Katı yürekli ve para delisi biri olmadığımı göstermek için. | Open Subtitles | لأعرفك أنني لست قاسي القلب أو أنني أهتم فقط بالمال او الجنس |
| Bu da, onu hiç unutamamış biri olmadığımı kanıtlayacak. | Open Subtitles | سوف أثبت لها أنني لست مجرد مهمل لم يتخطاها |
| Kendime öyle biri olmadığımı söyleyip duruyorum ama belki de öyleyim. | Open Subtitles | لم أكف عن إقناع نفسي بأنني لست ذلك الشخص لكن ربما أنا كذلك. |
| Sadece kızıma sığ biri olmadığımı göstermeye çalışıyorum. | Open Subtitles | انا أري ابنتي بأنني لست سطحياً |
| Politik sürecimizi ve hukuki yürürlülüğümüzü kontrol ettikleri açık dindar biri olmadığımı düşünmeme rağmen, Bayan Peretta güzel bir noktaya değindi. | Open Subtitles | من الواضح أنهم يتحكمون فى عمليتنا السياسية قواتنا الشرطية ورغم أنى لست رجلاً متديناً |
| - Bilmiyorum ama sormayı ve affedici biri olmadığımı anladığında suratındaki ifadeyi görmeyi çok isterim. | Open Subtitles | أودّ سؤالها و رؤية النظرة التي تعتليها حين تدرك أنّي لستُ مِن النوع المسامح |
| Ancak Kaliforniya'ya gidip, terapiye başladıktan sonra, öyle berbat biri olmadığımı anladım. | Open Subtitles | و بعد ذهابى الى كاليفورنيا أدركت. بعد جلسات علاجى النفسى, أننى لم أكن شخصاً بذلك السوء |
| En azından sana her zaman böyle zavallı biri olmadığımı göstermiş oldum. | Open Subtitles | على الأقل أريتك أنني لست دوماً مُسن كريه |
| Artık eskisi gibi biri olmadığımı açıklamaya çalışıyorum. | Open Subtitles | أنا أحاول أن أشرح لكم أنني لست ذلك الشخص بعد الآن |
| Ama bence benim iyi ve düzgün biri olmadığımı belirtmek adil olur. | Open Subtitles | ولكن، من العدل أن أقول أنني لست جيدة أو محترمة |
| Senin için yaptım, Riley. Benim, filmlerini benzin almaktan daha fazla önemseyen biri olmadığımı anla diye. | Open Subtitles | كي تري أنني لست مجرد فتى يهتم برواياته المصورة |
| Gecenin bu saatinde ya da herhangi bir saatte konuşmak istediğin biri olmadığımı biliyorum ama yardımına ihtiyacım var. | Open Subtitles | أعرف أنني لست شخصا تريدين أن تسمعي صوته في الليل أو في أي وقت لكن اريد مساعدتك .. |
| Eskiden göründüğüm gibi biri olmadığımı söylemek istedim. | Open Subtitles | وأردت أن أخبرك.. أنني لست من كنت أبدو سابقًا |
| Sonunda onlara, o kadar da berbat biri olmadığımı söyleyeceğim. | Open Subtitles | وأخيراً سأخبرهما بأنني لست فاشلاً |
| Pek inançlı biri olmadığımı biliyorsundur. | Open Subtitles | اضن بأنك تعرف بأنني لست مؤمن حقاً |
| Bütün şehir sonunda o kadar da canavar biri olmadığımı okuyacak. | Open Subtitles | بأنني لست نوعا من الوحوش بعد كل ذلك |
| Sana iyi biri olmadığımı söylemiştim. | Open Subtitles | لقد قلت لكِ اننى لست رجلاً جيداً |
| Şiddete başvuran biri olmadığımı biliyorsun. | Open Subtitles | .تعرفين أني لست رجلاً عنيفاً |
| Benim hiç böyle biri olmadığımı fark ettim. Artık öyle değildim. | Open Subtitles | أدركت أنّي لستُ تلك الإنسانة، لم أعُد كذلك. |
| Senden, kötü biri olmadığımı ispatlamak için bir şans istiyorum. | Open Subtitles | ألتمس فرصة لأثبت لك أنّي لستُ شريرًا |
| Hala burada dikiliyor olmam, Bobby'ye herhangi bir şey söylemek için uygun biri olmadığımı kanıtlamaktadır. | Open Subtitles | حقيقة أنّي لازلتُ واقفاً هنا يجب أن يبيّن أنّي لستُ الشخص الملائم لإخبار (بوبي) بخصوص أيّ شيء! |
| Keşke basit kafalı biri olmadığımı söyleyebilseydim. | Open Subtitles | أتمنى بأن استطيع القول بأنني لم أكن شخصاً ساذجاً |