| Nereden Tang alabileceğimi bilen biri varsa o da sen olmalısın. | Open Subtitles | إن كان هناك شخص يعرف كيف أحصل على تانج فهو أنت |
| Birkaç şey duyması gereken biri varsa, o da Whipper. Onu nerede bulabileceğimi biliyor musun? | Open Subtitles | الشخص الوحيد الذي يحتاج أن يسمع أشياء قليلة هي ويبر |
| Eğer sizi adam edecek biri varsa o da benim. | Open Subtitles | إذا كان أي شخص يستطيع جعلكم جنودا حقيقيين، فهو أنا. |
| Eğer orada biri varsa, belki de dışarı çıkmamıza yardım edebilir. | Open Subtitles | ولكن هذه المرة أنا متأكدة اسمعن ،إن كان هناك أحد هنا فربما يستطيع مساعدتنا في الخروج من هنا |
| Eğer bu sivil ölümlerini bize yöneltebilecek biri varsa, bir çeşit Tanrı olmalı. | Open Subtitles | إن كان هناك من يستطيع تتبع هذه الحوادث المدنية إلينا، فهو غير بشري |
| Çünkü yağları azaltma konusunda iyi biri varsa, o da benim. | Open Subtitles | لأنه إذا كان هنالك شخص جيد في إنقاص الدهون فهو أنا |
| Sana nasıl top kaybedilmeyeceğini öğretecek biri varsa, o da budur. | Open Subtitles | اذا كان هناك شخص سوف يعلمك الاستلام تحت الضغط، انها هي. |
| Lâkin şunu da biliyorum, dünyada bunu yapabilecek biri varsa, sırf Sensin. | Open Subtitles | لكن لو كان هناك شخص فى العالم يستطيع فعل ذلك فهو انتى |
| Yardım edecek biri varsa, o da sensin. | Open Subtitles | إذا كان هناك شخص يمكنه المساعده فإنه أنت |
| Bir şey öğretemeyeceğim biri varsa o da sensin. | Open Subtitles | من هذه النقطة ، أنا أَعتقد بأنك من المحتمل الشخص الوحيد الذي لا أستطيع فهمه |
| Onu bulabilecek biri varsa, o sensin. | Open Subtitles | الشخص الوحيد الذي يستطيع أن يجده، هو أنت |
| Bu şeyin ne işe yaradığını bulabilecek biri varsa o da Alec. | Open Subtitles | حسنا، إذا كان أي شخص يمكن معرفة ,ما هذه الاشياء، من أليك |
| Çünkü eğer burada günah çıkartacak biri varsa o da, senin alçak oğlundur. | Open Subtitles | لأنه لو كان هناك أحد لديه اعترافات يقولها فإنه إبنك السيء السيء |
| Kullanabileceğimiz bir şey bulabilecek biri varsa, odur. | Open Subtitles | إن كان هناك من يستطيع اكتشاف شئ يمكنا التصرف على أساسة، فهو يستطيع |
| Beni beladan uzak tutacak biri varsa o da sensin. | Open Subtitles | إن كان هنالك شخص سيبقيني بعيداً عن المشكلات فهو أنت |
| Hareket edememene rağmen, hissedebilmenin ne demek olduğunu bilen biri varsa, o da benim. | Open Subtitles | إذا أي شخص يَعْرفُ مثل هذه الامور لكي يُشْلَّ وما زالَ لَهُ المشاعرُ، أنا. |
| Oyun alanım 400 sıra uzunluğunda ve 25 sütun genişliğindeydi-- ve sanırım eğer bunu anlayabilecek biri varsa, o da buradaki seyircilerdir. | TED | إذ كانت مساحته هي 400 عمود و25 صف والذي أفترض أنه إذا كان أحد سيفهم ما قلت، فإنه سيكون هذا الحشد. |
| Eğer evde beni bekleyen biri varsa, kendimi tehlikeye atamam. | Open Subtitles | لا أستطيع أن أضع نفسي على الخط إذا كان شخص ما ينتظرني في المنزل |
| Ormanda kocaman bir hayvan avlamak için üstünü başını paramparça edecek biri varsa o halde hizmetkâr siz olabilirsiniz. | Open Subtitles | , إذا كان هناك أي شخص مهتم بالبحث في الغابة , ليحاول الأمساك ببعض الحيوانات الهائلة . حتى يكون الخادم |
| Eğer hayatınızda özel biri varsa kim bilir, belki de yeni tanıştığınız biri ve ona teklif etmeye hazırsanız belki de tam zamanıdır. | Open Subtitles | إذن لو أن هناك شخص ما خاص في حياتِكَ، أَعْني، من يعرف، لَربما حتى شخص ما لتوك قابلته، بالإضافة، أنت مستعد لجعله التزام، |
| Yani aile sırlarını bilen biri varsa o siz olurdunuz, değil mi? | Open Subtitles | اذن لو كان هناك من يعرف أسرار العائلة فسيكون ذلك هو أنت أليس كذلك ؟ |
| Bir şey bilecek biri varsa o da sensindir diye düşündüm. | Open Subtitles | وطليق في حيّك ظننتُ إن كان أحدهم لديه معلومات فسيكون أنت |
| O hayaleti durdurabilecek biri varsa, o da benim. | Open Subtitles | إذا كان هنالك أحد سيوقف هذا الشبح، فسيكون أنا |
| Ve eğer biri onu kaidesinden düşürecek biri varsa o da ben olacağım Charleston S.C.'nin iki kuruşluk beş para etmez diktatörü değil. | Open Subtitles | وان كان هنالك من سيركله عن عرشه فانه سيكون انا وليس ديكتاتور تافه من علب القصدير |