İnanılmaz bir aktör, çok iyi bir arkadaşım, Jesse Perez okuyor olacak ve birkaç saat önce tanıştığım Matt Johnson. | TED | ممثل رائع وصديق عزيز، جيسي بيريز، سيقوم بالقراءة، ومات جونسون، والذي التقيت به قبل بضع ساعات فقط. |
İşte bence de böyle oldu. Yaşlı adam birkaç saat önce kavgayı duydu. | Open Subtitles | ما أعتقد أنه حدث أن الرجل العجوز سمع شجاراً قبل ساعات قليلة. |
birkaç saat önce İskoçya'da üç askeri helikopter düştü. | Open Subtitles | منذ بضعة ساعات سقطت 3 طائرات هليكوبتر فوق أسكوتلندا |
Yukarı Doğu Yakası'nda, birkaç saat önce bir restoran soygunu gerçekleşti. | Open Subtitles | كان هناك سرقة لمطعم في الجانب الشرقي الشمالي قبل عدة ساعات |
Gibi, ben bu insanlar birkaç saat önce burada değildi yemin ederim. | Open Subtitles | أكاد أقسم أن هؤلاء الناس لم يكونوا موجودين هنا منذ بضع ساعات |
birkaç saat önce, ...onun ofisini aradık ve elimize bu harita geçti. | Open Subtitles | قبل بضعة ساعات مضت قمنا بالبحث في مكتبه و عثرنا على هذة الخريطة |
Çünkü sadece birkaç saat önce oldu... ve ben hala şok geçiriyorum. | Open Subtitles | لإنه قد حدث منذ عدة ساعات قليلة وأنا لازلت في حالة صدمة |
Eski Barillo birkaç saat önce ameliyatta öldü. | Open Subtitles | هذا هو باريلو الجديد. باريلو القديم مات اثناء الجراحة منذ ساعات قليلة. |
Ben birkaç saat önce Dr Brightman tarafından incelendim. İyi olduğumu söyledi. | Open Subtitles | لقد تم فحصي بواسطة الدكتوره برينجتون قبل ساعتين مضت , لقد قالت أني بخير |
Daha birkaç saat önce, hepsinin baygın olduğuna inanmak güç. | Open Subtitles | من الصعب تصديق أنه منذ ساعتين كانوا جميعًا فاقدي الوعي |
"Sevgili Andreas, birkaç saat önce bazı insanlar geldiler. | Open Subtitles | عزيزي إندرياس، قبل بضع ساعات جاء إلي بعض الأشخاص |
Ver. Bu istihbaratı birkaç saat önce Yıldız Geçidi Komutanlığı'ndan aldık. | Open Subtitles | تلقينا هذه المعلومات من قيادة بوّابة النجوم قبل بضع ساعات |
birkaç saat önce başladı. Yardım edeceğini düşündük. | Open Subtitles | لقد بدأ الامر قبل بضع ساعات وظننت انه من الممكن ان تساعدينا |
birkaç saat önce hepsini güzel ve uzun bir tatile gönderdim. | Open Subtitles | نعم , قبل ساعات قليلة ، وجهت لهم كلهم عطلة جميلة طويلة |
Nellis yüksek güvenlik kilidinde birkaç saat önce ortaya çıktılar. | Open Subtitles | ظهروا قبل ساعات قليلة في منطقة امنية عليا |
birkaç saat önce yaşanılan tehlikenin bittiğine dair sizleri temin edebilirim. | Open Subtitles | دعونى أؤكد لكم أن الخطر الذى كان موجوداً منذ بضعة ساعات قد انتهى |
birkaç saat önce, asansörde bir sorun yaşamıştık. | Open Subtitles | تعرضنا لمشكلة معها قبل عدة ساعات في المصعد |
Bu güzel görüntü birkaç saat önce uydu Arjantin üzerinde uçarken çekildi. | TED | هذه صورة جميلة التقطت منذ بضع ساعات فقط عندما مر القمر فوق الأرجنتين |
Negel'in mezarlık alanında gömülü bir zula vardı. birkaç saat önce kazıp çıkarmış. | Open Subtitles | لقد كانت عدّةً مدفونة استخرجها قبل بضعة ساعات |
CTU birkaç saat önce konsolosluğumuza bir ekip gönderdi. | Open Subtitles | .لقد أرسلت الوحدة فريقاً لقنصليتنا منذ عدة ساعات |
Öğretmenlerimden biri birkaç saat önce öldü. | Open Subtitles | ماتت احدى معلماتي منذ ساعات قليلة لازلت ارتجف |
birkaç saat önce yoğun bakımda öldü. | Open Subtitles | لقد مات في وحدة العناية الفائقة قبل ساعتين |
birkaç saat önce aramaya başladılar. Duvarda büyük bir çatlak varmış. | Open Subtitles | بدأنا نرصد ذلك منذ ساعتين وجود شق كبير في لحام البدن |
Galiba 911'i aramadan birkaç saat önce kalp krizi geçirmiş. | Open Subtitles | يبدو أنها أصيبت بنوبة قلبية قبل ساعات من إتصالها بالطورائ |
Bu sabah ailesini aldırdım. birkaç saat önce Kate Warner'laydım. | Open Subtitles | كنت التقط عائلتها هذا الصباح وكنت معها منذ ساعة تقريبا |
Şehre dönmüş de. birkaç saat önce merkeze bir kız geldi. | Open Subtitles | إنّها عادت للمدينة، إذ جائت للقسم فتاة منذ سويعات |
Evet, birkaç saat önce buluşmamız gerekiyordu ama gelmedi. | Open Subtitles | - اجل - كان من المفترض ان يقابلنا قبل ساعتان ولم يظهر |
Siz daha hiçbir şey yapmamışken bitiş zamanından birkaç saat önce hissettiğiniz panik var ya? | TED | أتعرفون ذلك الذعر الذي تشعرون به بضع ساعات قبل موعد نهائي مهم عند عدم إنجازكم أي شيء بعد؟ |