| Sizin için ve Beyaz Bizon için sakιncasι yoksa kalanιnι haftasonu teslim edeceğim. | Open Subtitles | وسأسلم لك الباقي نهاية الاسبوع القادم اذا استمرت علاقتك جيدة مع الجاموس الابيض |
| Beyaz Bizon'un halkιnι idare edecek kadar sιğιr getirdik. | Open Subtitles | لقد جلبنا مايكفي من لحوم الابقار لشعب الجاموس الابيض |
| Bu da, Bizon kadar iyi olmasa da, bir kutup sıçanının yaşaması için yeterlidir. | Open Subtitles | وذلك دفءٌ كفيل لإزدهار فأر الحقل حتى لو افتقر لمنزلة البيسون |
| Fakat bu kuşlar Bizon davranışlarında uzman olmuşlar ve dövüşen hayvanlardan kaçınmayı biliyorlar. | Open Subtitles | ولكن الطيور اختصاصيين في سلوك البيسون وتعرف كيف تتفادي عراك الوحوش. |
| Bu elbiselerin sıcak tutan Bizon kürkünden yapılmışı yok mu? | Open Subtitles | الا تاتى هذه الالبسه مع اصدار بفرو ثور طائر دافئ |
| İnşallah cidden o Bizon düdüğünü duyar. | Open Subtitles | انا آمل انه يستطيع حقا سماع صفارة الثيران هذه |
| O yıl daha sonra Sovyetler, Moskova hava gösterisinde Batı'nın "Bizon" kod adlı yeni bombardıman uçaklarını görmesine izin verdiler. | Open Subtitles | في وقت لاحق من ذلك العام ،في عرض جوي بموسكو أتاح السوفيات للغرب مشاهدة القاذفات "النفاثة الجديدة المسماة " بيسون |
| Bir günde 2000'den fazla Bizon öldürürdü. | Open Subtitles | قتل أكثر من 200 جاموس في يوم واحد |
| Uçan bir Bizon olmadan insanlar her hangi bir yere nasıl giderler? | Open Subtitles | المشي مقرف كيف يتنقل الناس بدون ثيران طائرة؟ |
| Bizon avcιlarι hep çürümüş bağιrsak kokar. | Open Subtitles | رائحة صيادي الجاموس تشبه رائحة الامعاء المتعفنة |
| Şimdiden itibaren bütün Güneybatıda en büyük Bizon yetiştirici sensin. | Open Subtitles | بأنك الآن أكبر مُنتج لغذاء الجاموس في المنطقة الجنوبية الغربية بأكملها |
| Şimdi bütün Güneybatıda en büyük Bizon yetiştirici sensin. | Open Subtitles | إنك الآن أكبر مُنتج لغذاء الجاموس في المنطقة الجنوبية الغربية بأكملها |
| Lemur kavgası vardı, sonra Bizon dedi ki endişelenecek bir şey yokmuş çünkü bir dev geliyormuş. | Open Subtitles | كان هناك قتال ليمور , لكن البيسون أخبرنا بأن لا نقلق لأن العملاق قادم |
| Abanoz ağacından yapılmış Bizon kıllı allık fırçan olamaz? | Open Subtitles | ليست فرشاة احمر الخدود المصنوعه من شعر البيسون خاصتك |
| Burada 60 milyon Bizon yaşıyordu ama hiçbir hayvan insanoğlunun aşırı avlanmasına ya da yaşam alanlarının yok edilmesine karşı koyamaz. | Open Subtitles | كان هناك ستّون مليون ثور أميركي لكن لا حيوانَ منيعُ للصيد مِن قِبل الرجلِ أَو من دمار بيئةُ |
| Sizlere ofis işlerinin zenginliğini gösterdikten sonra, öğle yemeğinde tüm kalbimizle bir Bizon ve yanında kunduz sunacağız. | Open Subtitles | بعد أن نريكم أعمال الاختزال سوف تقدّم لكم مأدبة غداء دسمة من لحم ثور |
| Appa on tonluk uçan bir Bizon, sanırım bir yolunu bulurdu. | Open Subtitles | آبا) ثور طائر يزن 10 أطنان, أظنه كان ليفعل شيئاً؟ ) |
| Yerleşim yerlerinde çok sayıda ren geyiği, Bizon, at ve bazen mamut kemikleri bile bulduk. | Open Subtitles | حيث وجدنا في المستوطنه الكثير من العظام من حيوانات الرنة و الثيران و الخيول و أحياناً عظام الماموث |
| Bizon veya atları bu şekilde öldürmek için yapılıp geliştirilmişti. | Open Subtitles | لقد صنع و طور لقتل الثيران و الخيول و أشياء من هذا القبيل |
| En iyi arkadaşın dev bir Bizon olacak. | Open Subtitles | صديقك المفضل سيكون بيسون عملاق |
| -Üç yιl Bizon avcιlιğι yaptιm. | Open Subtitles | - انا اعمل كصياد جاموس منذ ثلاث سنوات - |
| Onlara keskin soğukların ne zaman geleceğini yabani tahılların ne zaman olgunlaşacağını ren geyiği ve Bizon sürülerinin ne zaman harekete geçeceğini söylüyordu. | Open Subtitles | تخبرهم متى سيأتي البرد القارس متى ستنضُج الحبوب البرية متى تتحرك قطعان الظباء و ثيران البايسون |
| Her neyse, buralara malı mülkü kontrole gelmiştim. Daha sonra belki Bizon avına çıkarım. | Open Subtitles | على أية حال، أنا كنت أتفقد الملكية قد أقوم لاحقاً بمطاردة الجواميس |
| Genç bir Bizon geride kalıyor. | Open Subtitles | سقط ثورٌ صغيرٌ في المؤخرة |