Bir boşluk bıraktı ve kaldırabileceğinden daha fazla acıtıyor. | Open Subtitles | ترك فراغ بداخلك و هذا يؤلمك بشدة لدرجة لا تحتملها |
Evden ayrıldığında hayatlarımızda koca bir boşluk bıraktı biliyorum, ama sende biraz bana hak vermelisin. | Open Subtitles | أعلم أنه ترك فراغ كبير في حياتنا عندما غادر لكن يجب أن تشكرني |
Babam öldü. Arkasında koca bir boşluk bıraktı, çok canını yakıyor çünkü kaldıramıyorsun. | Open Subtitles | و قد ترك فراغاً بداخلك ، و هذا يؤلم بشدة لدرجة أنك لا تستحمل |
Büyük boşluk bıraktı, söyleyeyim size. | Open Subtitles | ترك فراغاً كبيراً |