| Brakebills tam anlamıyla peri masalı olmayan kendimi iyi hissettiğim ilk yer. | Open Subtitles | براكيبيلس هي أول مكان اشعر أنني بخير فيه انها ليست حرفيا خرافة |
| Brakebills'teki insanlar ışığı bükebiliyorlar Jules. | Open Subtitles | الناس في براكيبيلس جول، يمكنهم ان يجعلو الضوء ينحني |
| -Şimdi Brakebills'e kadar hep sürecek miyiz? | Open Subtitles | اذا هل فقط سوف نقود طريق العودة كلة إلى براكيبيلس |
| Ama Brakebills'ten önce gerçek hayatta bunu sana söylemiştim. | Open Subtitles | ولكن قلت هذا لكِ في الحياة الحقيقية قبل الذهاب الى براكيبيلس |
| Golem de Brakebills'e gider tabi sözleşmemdeki ince detaylar da yanılmıyorsak ve Fillory'i terk edemiyorsa. | Open Subtitles | و جولم تذهب إلى بريك بيلز ما لم نكن بالطبع مخطئين بشأن طباعة عقدي ، وأنه لا يمكنه مغادرة فليوري |
| Eminim ki şimdiye kadar Brakebills'in bize büyüye daha farklı ve ironik bakmamızı öğrettiğini fark etmişsinizdir. | Open Subtitles | أنا متأكد انكم بحلول الوقت الراهن قد أدركتم بأن براكيبيلس تعلمنا الرفرفة والسخرية بخصوص السحر |
| Brakebills'in seni sihirden koparacağını mı düşündün? | Open Subtitles | هل تعتقدين أن براكيبيلس قطعت عنكِ السحر؟ |
| Sanırım 35 yıldır Brakebills'e gelmemiştim. | Open Subtitles | لم يكن هناك احد في براكيبيلس منذ 35 عاما، أعتقد ذلك |
| Brakebills'e neden kabul edilmediğin belli. | Open Subtitles | لا عجب أنهم لم يسمحوا لكِ بالدخول الى براكيبيلس |
| - Brakebills'e giden bendim. | Open Subtitles | أنا الشخص الذي دخل الى براكيبيلس |
| Brakebills'in seni sihirden koparacağını mı düşündün? | Open Subtitles | هل تعتقدين أن براكيبيلس قطعت عنك السحر؟ |
| - Brakebills'in seni büyüden koparacağını mı düşünüyorsun? | Open Subtitles | أتعتقدين أن براكيبيلس قطعت عنكي السحر؟ |
| Brakebills hapishanesinden kaçmana yardım etmesinin tek nedeni kendini kurtarmak. | Open Subtitles | - سوف تؤذيكِ ساعدتكِ فقط للخروج من سجن براكيبيلس لإنقاذ نفسها |
| Brakebills'tekiler her şeyi biliyorlar. | Open Subtitles | أنهم يعرفون كل شيء في براكيبيلس |
| Brakebills'densiniz değil mi? | Open Subtitles | انتِ من براكيبيلس اليس كذلك ؟ |
| - Brakebills'denler. | Open Subtitles | نعم، هم من براكيبيلس |
| Brakebills'desiniz. | Open Subtitles | نحن من براكيبيلس |
| Siz, hastane, Dekan'nın ofisi, Brakebills hepsi birbirine karışmış. | Open Subtitles | أنت، المستشفى مكتب العميد (براكيبيلس) كل هذا مختلط معا |
| Kitabı Brakebills koğuşlarının dışına çıkarmaya çalışırsan çıkabilirsin. | Open Subtitles | انها سوف تنفجر إذا حاولت أخذ الكتاب خارج عنابر بريك بيلز |
| Brakebills'de bir kütüphanedeki kitap için yer belirleyici bir numara bu. Dikkatli ol. | Open Subtitles | لكتاب في المكتبة في بريك بيلز كن حذرا |
| Koğuşların arkasından seni Brakebills'e götürecek. | Open Subtitles | أعرف أنك تخطيِتِ العنابر في بريك بيلز |
| Bak, Brakebills tam anlamıyla peri masalı olmayan kendimi iyi hissettiğim ilk yer. | Open Subtitles | انصتى ، (بريكبلز) هى اول مكان اشعر بانه يبدو مناسب لى وهو ليس مكان خيالى حرفياً |