| Elizabeth Fisher, bu resmi birkaç dakika önce bana e-postayla gönderdi. | Open Subtitles | اليزابيث ارسلت لي بريدا اليكترونيا منذ بضع دقائق فيه هذه الصورة |
| Sadece "bu resmi sevdim" diyorsun ve çevre içi paylaşıyorsun... Çevrimiçi. | Open Subtitles | تقول فقط ، أحب هذه الصورة و تشاركها فورا على الشبكة |
| Canlılığı, kapasitesi. bu resmi döndürebilirim. | TED | النضارة، المساحة. يمكنني إدارة هذه الصورة |
| bu resmi satman için seni kim tuttu, öt bakalım! | Open Subtitles | نحن بحاجة لك لتخبرنا من الذي استأجرك لبيع تلك اللوحة. |
| bu resmi, şaka olarak çekmişler. Sen yersiz bir şekilde kullandın... | Open Subtitles | لقد أخذوا هذة الصورة على سبيل المزاح, ولقد قمتى بنشرها ,بدون0000 |
| diye sordu. Biz de bu resmi İngiliz Müzesi'ne gönderdik, onlar da bunun trahom olduğunu doğruladı. | TED | لذا فقد أرسلنا هذه الصورة إلى المتحف البريطاني، فأكدوا فعلًا أن هذه تراخوما. |
| Neredeyse ışık hızında kayıt yaptığımız için ilginç yan etkiler ortaya çıkıyor. Einstein bu resmi görse çok hoşuna giderdi. | TED | كما تبين، نظراً لأننا تقوم بتسجيله تقريبا بسرعة الضوء لدينا آثار غريبة وكان أينشتاين ليحب رؤية هذه الصورة. |
| Bazı konularda tanıtıma ihtiyaç yok çünkü Apollo 17 astronotları 1972 yılında Ay'ın etrafında hızla uçarken iz bırakan bu resmi çektiler. | TED | جزء من الفضل في ذلك لرواد فضاء أبولو 17 عندما كانوا يدورون حول القمر سنة 1972 التقطوا هذه الصورة الشهيرة |
| Eminim ki çoğunuz bu resmi görmüşsünüzdür. | TED | أنا متأكدةٌ أن العديد منكم قد رأى هذه الصورة. |
| Kuyruklu yıldızın bu resmi ile, sizlerden ayrılıyorum. | TED | أما الآن، فأود أن أترككم مع هذه الصورة للمذنب، وأودعكم. |
| Örneğin, bu resmi gördüğünüzde dünya görüşünüz nasıl tepki verir: (Video) Dalia Mogahed: Bana baktığınızda ne düşünüyorsunuz? | TED | على سبيل المثال، كيف تؤثر رؤيتك للعالم عليك حين ترى هذه الصورة: داليا مجاهد: ماذا يخطر ببالك عندما تنظر إلي؟ |
| 1980 yılında bu resmi görseydiniz sizlerin de merak edebileceğiniz kadar merak içindeydik. | TED | لقد كنّا فضوليين، فضوليين بقدر فضولكم لو عرضت عليكم هذه الصورة في عام 1980. |
| Çünkü güneş sistemini düşündüğünüzde bu resmi düşünebilirsiniz. | TED | فعندما تفكرون في النظام الشمسي، قد تتراود إلى أذهانكم هذه الصورة. |
| bu resmi buraya koymamin nedeni, bu X-rey filmi nerede ve nasil X-rey filmlerine baktigimizi gostermek | TED | سبب وجود هذه الصورة هنا، هذه الأشعة السينية، فقط لأخبركم عن أين وكيف كنا نطالع الأشعة السينية. |
| bu resmi yarın yarım milyon euroya satacağımı söylesem ne derdiniz? | Open Subtitles | ما قولك إن أخبرتك أنني سأبيع تلك اللوحة غداً بنصف مليون يورو |
| Ne hissettiğimi kelimelerle anlatamam. O yüzden bu resmi çizdim. | Open Subtitles | لا أستطيع التعبير عما أشعر به بالكلمات؛ لذا فقد رسمت هذة الصورة... |
| O zamandan beri bu resmi başka hiçbir yerde görmediniz mi? | Open Subtitles | ولمْ ترَ تلك الصورة في أيّ مكان آخر منذ ذلك الحين؟ |
| Belki de bu resmi kaldırsak iyi olacak. | Open Subtitles | رُبَّمَا حان وقتُ التَخلص من هذه الصورةِ |
| bu resmi uzun zaman önce kaybetmiştim. | Open Subtitles | لقدّ فقدتُ هذه الصوره مُنذُ وقتٍ طويل. |
| bu resmi. | Open Subtitles | هذا رسمي أنا أهبل |
| - bu resmi Bay B için yapmışım böylece onun anahtarlarını kullanarak depodan çıkabildim. | Open Subtitles | رسمت هذه للسيد بي حتى يمكنني استخدام مفاتيحه للخروج من غرفة التخزين |
| Size bu resmi tekrar hatırlatmak istiyorum, çocuk ve kekin olduğu. | TED | دعوني أذكركم بهذه الصورة للطفل والكعكة مرة أخرى |
| Ve nihayet bu resmi ortaya çıkarmayı dört gözle bekliyorum. | Open Subtitles | والآن وبعد طول انتظار أتطلع لكشف النقاب عن هذه اللوحة. |
| Allahtan bu resmi kitapçıkları almışım. | Open Subtitles | حمدا لله بأنني جلبت هذه الكتيبات الرسمية هذا الصباح |