| Bu sulara ulaşmak için 8000 kilometreden uzun yol kat ettiler. | Open Subtitles | لقد سافروا أكثر من 5000 ميل للوصول إلى هذه المياه. |
| Bu sulara hüküm süren fırtınanın kazazedeleriyiz. | Open Subtitles | نحن ناجيان مِنْ ذلك الإعصار الذي اجتاح هذه المياه |
| Uygun rüzgâr çıkıncaya kadar burada kalacağız, sonra sandalları denize indirip kuzeye yöneleceğiz ...ve Bu sulara kürek salacağız. | Open Subtitles | سنبقى هنا حتى تدق عقارب الساعة الثامنة وبهذا الوقت سنخفض من قوارب صيد الحوت، فحافظ على مسار السفينة شمالا وابحر بعيدا عن هذه المياه |
| Geçen ay onardığımız çatlak Bu sulara dayanmayacak gibi Kaptan. | Open Subtitles | "الجزء الذي اصلحناه الشهر الماضي قد لا يصمد في هذه المياه الهائجة" |