| İyi ki annesi bunu görecek kadar yaşamadı. | Open Subtitles | انا سعيد أن والدتها لم تعش لترى هذا اليوم | 
| Düzen Efendileri yakında yenilecek, ama sen bunu görecek kadar yaşamayacaksın. | Open Subtitles | و لن تكون حيا لترى هذا | 
| Sabrımı biraz yitirirsem Lex, bunu görecek kadar yaşayamayacaksın. | Open Subtitles | (إذا فقدت صبري أكثر يا (ليكس لن تكون هنا لترى ذلك | 
| - Muhakkak bunu görecek kadar akıllısın. | Open Subtitles | -أنت بالتأكيد ذكيّ لترى ذلك . | 
| Vega değişecek, bunu görecek kadar yaşayacağından emin olacağım. | Open Subtitles | فيغا سوف تتغير، وأنا ستعمل تأكد من أعيش لأرى ذلك. | 
| Seni, bunu görecek kadar uzun süredir tanıyorum. | Open Subtitles | لقد عرفتكِ فترة كافية لأرى ذلك |