| Eşlerini kaybetmiş yaşlı adamların bazıları hep Buraya gelirler. | Open Subtitles | أحياناً الرجال العجائز الأرامل يأتون إلى هنا |
| Oradaki çift kadının doğum günü için her sene Buraya gelirler. | Open Subtitles | الزوج و زوجته يأتون إلى هنا كل عام من أجل عيد ميلاد الزوجه |
| Buraya gelirler, ağzımızın tadını bozarlar. | Open Subtitles | يأتون إلى هنا ويتمتعون بالرفاهة |
| Çünkü düğünlerinde müzisyen isteyen insanlar onları bulmak için Buraya gelirler. | Open Subtitles | ﻷن من يريدون أن يصبحوا موسيقيين ليحيوا حفلات الزفاف يأتون هنا ليبحثوا عنهم |
| Akıntılar derinlerden besin zengini suları getirdiklerinde beslenmek için Buraya gelirler. | Open Subtitles | فعندما يجلب التيار الصاعد من الأعماق المواد المغذية معه .يأتون هنا للتغذي عليه |
| Sonra hepsi Buraya gelirler. | Open Subtitles | و كله يؤدي لهذا |
| Buraya gelirler çünkü kış havası soğuk olsa da, | Open Subtitles | يأتون إلى هنا لإنه --على الرغم من أن فصل الشتاء يجلب البرد للهواء |
| Adalılar senelerdir Buraya gelirler. | Open Subtitles | سكان الجزيرة يأتون إلى هنا لسنوات. |
| Amaç, anlam. Bu yüzden Buraya gelirler. | Open Subtitles | الهدف، المعنى لذا يأتون إلى هنا |
| Bu yüzden Buraya gelirler. | Open Subtitles | لذا يأتون إلى هنا. |
| - İnsanlar Buraya gelirler, bir kaç kilo verip, | Open Subtitles | - في الحقيقة، الأمر أكثر من هذا .. - الناس يأتون هنا .. يفقدوا بعض الوزن الزائد، |
| Almanlar seyahat için genelde Buraya gelirler. | Open Subtitles | الالمان يأتون هنا في الاجازات |
| Buraya gelirler. Patrick bizi bulur ve içeri alırız. | Open Subtitles | سوف يأتون هنا سيحضرهم (باتريك) و ندخلهم |
| Sonra hepsi Buraya gelirler. | Open Subtitles | و كله يؤدي لهذا |