| Eski topraklardaki cadılara ne olduğunu hiç merak ettin mi ? | Open Subtitles | هل تسائلتِ من قبل عن الساحرات القدامى وما الذي حدث لهم؟ |
| Ancak, daha önce bu cadılara kaba kuvvetle yaklaşan herkes başarısız oldu. | Open Subtitles | على أية حال، كُل مَنْ استخدم القوة ضد هؤلاء الساحرات انتهى أمره بالفشل |
| Ki bu cadılara ulaşmanın yolu olabilir. | Open Subtitles | مما قد تكون هذه هي الوسيلة للوصول إلى الساحرات |
| Sanırım doğru anlıyorum, cadılara karşı bizi uyarmak için buradasın. | Open Subtitles | إذن أتفهم تماماً بأنك هنا لتحذيرنا من السحرة |
| Bu tip şeylerin.... ...cadılara da olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | لم ادر بان مثل تلك الامور قد تحدث للساحرات |
| Şimdi katil cadılara dönelim. Bazı endişelerim var. | Open Subtitles | عودةً للسحرة النازعين للقتل فلديّ بعض المخاوف |
| cadılara uğraşmamalarını söyle. Kurban planlandığı gibi olacak. | Open Subtitles | أخبر الساحرات ألاّ يأبهن بهذا لك، ستتم التضحية كما خُطط لها. |
| O bağlantı kurduğun ölü cadılara soramaz mısın? | Open Subtitles | ألا يمكنكِ سؤال الساحرات السالفات اللائي تتواصلين معهم؟ |
| 8 ay önceydi. cadılara büyü yapmayı yasaklamadan evvel. | Open Subtitles | كان ذلك منذ 8 أشهر قبلما أمنع الساحرات من ممارسة السحر |
| Belki de cadılara karşı olan gizli silahını kaybetmek istememiştir. | Open Subtitles | لعلّه لم يُرِد خسارة سلاحه السرّيّ ضدّ الساحرات |
| Bu kutu her şeye karşı korumalı, kötü kalpli cadılara bile. | Open Subtitles | هذه الغرفة محصّنة ضد كل الشرور حتى الساحرات الشريرات |
| Sorun şu ki, an itibariyle Davina cadılara karşı işe yaramaz bir gereç. | Open Subtitles | المغزى أنّها في حالتها الراهنة عديمة النفع كآداة ضدّ الساحرات. |
| Söylediğin gibi cadılara sataşmaya gelmiştik. Yolda giderken kaybolan bu ikisini bu şekilde bulduk. | Open Subtitles | أتينا لنعبث مع الساحرات كما أمرت فاختفى هذان لنجدهما على هذه الحال. |
| Onu öldürsünler diye cadılara gönderdiğini düşünüyordum. | Open Subtitles | حسناً ، ظننت انك أرسلته خلف أولائك السحرة لكي يقتلوه |
| Eğer mühürlü bir cadıyı yanlış şekilde öldürürsen güçleri diğer cadılara geçebilir ve bu onları daha güçlü yapar. | Open Subtitles | إذا قتلتَ ساحرة محددة بطريقةٍ خطأ قوتها يمكن ان تنتقل إلى السحرة الأخرين وتجعلهم اقوياء |
| Vampirlerim ve ben cadılara karşı sizin tarafınızda olacağız. | Open Subtitles | مصّاصي الدماء خاصّتي وإيّاي سنؤازركم ضدّ السحرة. |
| Geçmişte cadılara yardım ettiğin için seninle nezaketen buluştuk. | Open Subtitles | لقائنا بك أصلًا مجرّد مجاملة لأنّك كنتَ صديقًا للساحرات في الماضي. |
| Eskiden camia üyeleri sahip olduklarına şükretme adına cadılara armağan bağışlarında bulunurdu. | Open Subtitles | أعطى في الماضي أعضاء المجتمع الهدايا للساحرات مقابل المباركات. |
| Öncelikli olarak onu kendim için sorguya çekmeme müteakiben cadılara teslim edeceğim. | Open Subtitles | حالما أستجوبه لأطمئن، فسأطلق سراحه للسحرة مجددًا. |
| Ama cadılara ne olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | لكن اعلم مايحذث للسحرة |
| Yani Aviva'yı bizi kötü cadılara dönüştürmek için mi kullanıyormuş? | Open Subtitles | إنها كانت تستخدم ( أفيفا ) لتحاول أن تقلبنا لساحرات شريرات؟ |
| Polise anlatamaz, diğer cadılara da güvenemez. | Open Subtitles | لا يستطيع الذهاب إلى الشرطة ولا يثق بالسحرة الآخرين |
| cadılara ne yaparlardı biliyor musun, aşık? | Open Subtitles | هل تعرفين ما الذي اعتادوا أن يفعلونه بالساحرات. |