| Claude'un büyük hassasiyeti, onu en en büyük düş kırıklıklarınızda sığınabileceğiniz bir adam yapar. | Open Subtitles | كون كلود رجل حساس جعل منه ملجأ نعود إليه، حيث يمتلك هذه الميزة النادرة |
| Bu da Claude'un tembelliğinden dolayı. | Open Subtitles | ولكن أعتقد أن هذا بسبب كلود هو كسول قليلا |
| Ancak, Claude'un bir eserine baktığım zaman deniz bir yana, bende herhangi bir şekilde bir huşu uyandırmayan titiz fırça darbelerinin yalnızca bir derlemesine katlanırken buluyorum kendimi. | Open Subtitles | بينما في حين نظري إلى أعمال كلود أجد نفسي أمام لا شيء أكثر من مجرد مجموعة من الخطوط المحكمة |
| Claude'un gelişini kutlarken fermanı konuşma fırsatımız olmadı. | Open Subtitles | مع كل الجلبه لوصول كلود لم تسنح لنا فرصة لمناقشة المرسوم |
| Claude'un iffetini koruduğundan emin olmalıyım. | Open Subtitles | أحتاج تأكيد لعذرية كلود للإستمرار بهذا الإرتباط |
| Eğer yapsaydın, insanların kafasında Claude'un katil olduğuna dair şüpheler oluşmasını sağlamış olurdun. | Open Subtitles | لو فعلت لكنت قد وسعت الشكوك بأن كلود كانت وحش |
| Claude'un Narcisse'in arkadaşı Dük ile evlenmesine karşıyım. | Open Subtitles | امي , هل اي من هذا حقيقه؟ , إني اعارض زواج كلود من صديق نارسيس , الدوق |
| Yapabildiğim tek şekilde Claude'un evliliğini engellemeye çalıştım ve başarısız oldum. | Open Subtitles | لأوقف زواج كلود بالطريقه التي اقدر عليها علمت ان نارسيس |
| Jean Pierre, Claude'un kardeşi, gemi tayfasının başı. | Open Subtitles | جان بيير هو أخو كلود رئيس طاقم القارب |
| Doğru olmadığını biliyorum ama bu Claude'un Rafa'lara gitmeye devam etmesinin tek yoluydu. | Open Subtitles | -هذه الطريقة الوحيدة ليتمكن كلود من الذهاب إلى المنزل. |
| Claude'un karakteri Esther'i istiyor. | Open Subtitles | -شخصية كلود ترغب في ايستر. تنشأ العقبات. |
| Claude'un kaderini değiştirebilirdim. | Open Subtitles | الكثير من اجل حظ ابنتي كلود التعس |
| Claude'un adresi yok, ama sizi oraya götürebilirim. | Open Subtitles | لا يوجد عنوان لمكان "كلود"َ و لكن يمكنني ان آخذك الى هناك |
| Diğer yatak ise Jean Claude'un. | Open Subtitles | وهنا واحد آخر لجين كلود. |
| Tam sana göre şeyler. Yine Claude'un işleri. | Open Subtitles | هذه ما يفعله كلود. |
| Eğer Claude'un hatası bize bir şey öğrettiyse o da, anı yaşamamız gerektiğidir. | Open Subtitles | الى اين تتجه هذه العلاقة اذا كان فشل (كلود) يعلمك اي شيئ انه ينبغي ان نعيش اللحظة |
| Evet, Claude'un dilinde bu, "kutsal bir cımbızsın" demek. | Open Subtitles | -على لسان كلود : "أنت بخيل جداً." |
| Claude'un otelinde iskonto istediğinizi duydum. | Open Subtitles | حسناً، سمعتُ إنّك طلبت تخفيضاً بالسعر في فندق (كلود). |
| Herkes, Prenses Claude'un eve döndüğünü bilsin. | Open Subtitles | أخبر الجميع أن الأميرة (كلود) وصلت للمنزل |
| Sizin hareketlerinizin genelde gizli sebepleri olur. Ve Claude'un bu yüzden harcanmasını istemiyorum. | Open Subtitles | أعرف أنك تقومين بإخفاء دوافعك بالعاده وأنا لا أريد أن تكون (كلود) ضحية لهم |