| düğmeyi kapattığında onun artık hiçbir şey hissetmeyeceğinden emin ol. | Open Subtitles | و حرصت أنه حين تغلق الزر فهي لن تشعر بشيء |
| Saat geç oldu ve benim bu düğmeyi bulmam lazım. Yapma ama. | Open Subtitles | الوقت متاخر وانا يجب علي ان اعثر على الزر الذي ابحث عنه |
| Kırmızı düğmeyi kaydırırsanız içinden sevimli bir köpek çıkıyordu. | TED | يجب أن تسحب الزر الأحمر وسيظهر كلب لطيف. |
| Buna bazen kendi etraflarında saat yönünde iki dönmek ve hemen ardından düğmeyi iki kere gagalamak da dahil. | TED | احيانا قد يكون دورتين عكس عقارب الساعة مرة باتجاه عقارب الساعة ونقر المفتاح مرتين |
| - Dikiş paralel, çaprazlama değil. Başka kimse düğmeyi böyle dikmez. | Open Subtitles | ليس متقاطعا لا احد غيرك يخيط زر بهذه الطريقة |
| Küçük bir kız, mor düğmeyi çekmeyi denedi sonra da itmeyi. Olmayınca arkasına yasladı ve titreyen alt dudağıyla kutuya baktı. | TED | حاولت فتاة صغيرة أن تسحب الزر البنفسجي وأن تضغطه، ومن ثم استلقت وحدقت بالصندوق وشفتها السفلى ترتعش. |
| İlk ikisi de pekala kırmızı düğmeyi kaydırabilecek yetenekteydi. | TED | أول طفلين كان بإمكانهما سحب الزر الأحمر. |
| Bu düğmeyi çekince saat hiper- yoğun bir manyetik alana dönüşüp uzun erimli bir kurşunu bile saptırabilir, | Open Subtitles | عندما اسحب هذا الزر سيدي تتحول الساعة إلى حقل مغناطيسي قوي جداً إلى درجة انة يستطيع إبعاد رصاصة أطلقت علي |
| Son düğmeyi çözdüm, elimi içeri sokuyorum ve göğüslerine dokunuyorum. | Open Subtitles | أنا خلع الزر الماضي، زلة يدي في، ولمس الثدي. |
| düğmeyi etkisiz hale getirdim, efendim. Biraz izne ihtiyacım var. | Open Subtitles | لقد عطلت الزر يا سيدي لكنني بحاجة لإجازة |
| "Neyin olduğunu bilmiyorum ama bir düğmeyi atacak kadar kafayı yemedim." | Open Subtitles | و أنا لست متأكد هو تابع لمن ولكن أنا لن أقوم بتشجيع نفسي على رمي الزر بعيداً |
| Yeterli uzaklığa gittiğinden emin olduktan sonra da düğmeyi serbest bırak, tamam mı? | Open Subtitles | و عندما تصبح مستعداً إن رأيت شيئاً جيداً اترك الزر حسناً؟ |
| Herkes sahilde olacak, düğmeyi unutma. | Open Subtitles | و سنكون كلنا عند الشاطيء لذا فلا تنسي الزر |
| Ağacın orada düğmeyi ben buldum, önce ben söyledim. Ebe-sobe, dönmek yok. | Open Subtitles | أنا عثرت على الزر بقرب الشجرة وأنا من قالها أولاً ، إنتهى الموضوع |
| Elektrik kutusuna gidip, düğmeyi kapatmak için beş dakikamız var. | Open Subtitles | لدينا فقط 5 دقائق للوصول لصندوق الكهرباء وغلق المفتاح |
| Sadece düğmeyi bulması gerekiyor. | Open Subtitles | هو في الداخل هو فقط يحتاج لإيجاد المفتاح. |
| Ama kabloda elektrik varsa ve düğmeyi açarsam,... ..orası yerine buraya gönderirsem, bu nasıl bir ateş yakmak olur? | Open Subtitles | لكن لو ان تيارا بصورة متناوبة يمر عبر الأسلاك كل ثانية في كل يوم .. . وبهذا المفتاح |
| Elbiselerin yakınında bile olmamalı bırak düğmeyi. | Open Subtitles | لا ينبغي أن يكون في أي مكان بالقرب من الملابس. ناهيك زر القديم. |
| Şimdi, buradaki düğmeyi hafifçe çevirdiğimizde bir orkestra yöneticisinin gücüne sahip olacaksınız. | Open Subtitles | والآن وبألتواء بسيط في هذا المقبض ستكون لديك قوة أنغام مايسترو الأوكسترا |
| Fakat çoğu zaman, düğmeyi ve fermuarı ayarlayamadığı için onu tuvalete götürmek zorunda kalıyordum, ki bu durum hem onun için hem de oradaki diğer erkekler için çok utanç verici oluyordu. | TED | ولكن في الكثير من الأحيان، لأنه لم يتمكن من إغلاق الأزرار والسحاب، كنت أضطر لأخذه إلى حمام الرجال، وكان الأمر مُحرجاً له بشكل لا يُصدق والرجال الآخرون الذين كانوا هناك. |
| Bir düğmeyi açıp kapamak gibi çok basit, çok açık, çok kolay bir arıza... olmasını ümit edersiniz. | Open Subtitles | يسهل اصلاحه، لدرجة أنك تستطيع اصلاحه. مثل زرّ تشغيل عملاق مطفأ. |
| Bu da 5 düğmeliydi, ama bir düğmeyi çıkardım. | Open Subtitles | هذه الكنزة كانت بخمسة ازرار لكني أزلت زراً |
| Bir düğmeyi atlamışsın. | Open Subtitles | لقد نسيتى زِرًّا |
| İtici düğmeyi çalıştırırsam, alanın gücünü kaybetmesini hızlandırabilirim. | Open Subtitles | كلا ، لن اشارك بتلك التجربة أذا بدأت بالضغط على الازرار ساستطيع بتعجيل أضمحلال ذلك الحقل |
| Onun yanındaki düğmeyi aç ve manivelaya yüklen. | Open Subtitles | إفتح الزرّ بجانبها وإضغط على العتلة. |
| Seni öldürmek için veya düğmeyi geri almak için şansı vardı. | Open Subtitles | لقد كانت لديه الفرصة لقتلكِ أو لكي يستعيد الزّر |
| Söylemiştim sıcak soğuğu soğuk da sıcağı gösteriyor ve çalıştırmak için önce düğmeyi biraz sallaman lazım. | Open Subtitles | أخبرتك أن الساخن بارد والبارد ساخن يجب أن تهزي الزرار قبل تشغيلها |