| Ona dünyada en çok önemsediği şeyi vermeye hazır olman lazım. | Open Subtitles | فيجب عليك أن تتحضر لإعطائه أكثر شيء تحرص عليه في العالم |
| Evet, ihtimalleri dünyada en çok kullanılan renge indirmeye başardın. | Open Subtitles | أجل، لقد قلصت الإحتمالات إلى اللون الأكثر شعبية في العالم. |
| Yalıçapkını dünyada en yüksek irtifalara çıkabilen kuş türlerinden biridir. | Open Subtitles | إن طيور الغواص تنضم إليها الطيور الأعلى طيران في العالم. |
| dünyada en çok para dönen beş spordan birisiydi. | Open Subtitles | كنت تعملون أن هذه الرياضة هى من بين أكبر مغزال ربح فى العالم |
| dünyada en harika his, böyle uzunlukta bir yarışı bitirmektir. | Open Subtitles | احسن شعور فى العالم, الانتهاء من سباق طويل |
| Siz ve Chuck birlikte olmayabilirsiniz Bayan Waldorf ama benim gördüğüm kadarıyla hala bu dünyada en çok sevdiği şey sizsiniz. | Open Subtitles | ربما أنكِ وتشاك لستما رفيقين يا آنسة والدورف ولكن من واقع ما أراه مازلت أنتِ أكثر شيء يحبه في الدنيا |
| dünyada en sevdiği şey. | Open Subtitles | إنّها المفضلة لديه بالعالم أجمع |
| Bugün dünyada en iyi iletişim yolu nedir? | TED | ما هي أفضل طريقة للتواصل في العالم اليوم؟ |
| Beton bloklar kısa bir sürede dünyada en çok kullanılan inşa malzemesi oldular. | TED | أصبحت وحدات الخرسانة بسرعة أكثر وحدات البناء استخداما في العالم. |
| PostSecret.com dünyada en çok ziyaret edilen reklamsız blog oldu. | TED | PostSecret.com هو أكثر المدونات الخالية من الإشهار زيارة في العالم. |
| Dünyada her 20 dakikada bir kişiye otizm tanısı konuyor ve dünyada en hızlı büyüyen gelişimsel hastalık olmasına rağmen bilinen bir tedavisi ya da çaresi yok. | TED | وعبر العالم, كل 20 دقيقة يوجد شخص جديد تشخص حالته على انها توحد وبالرغم من انه اسرع الاضرابات نموا في العالم لا يوجد له مسبب او علاج. |
| Yapılan birçok ankette, tütün endüstrisi dünyada en az saygı duyulan endüstri olarak yer almakta. | TED | في استفتاءات لا حصر لها تصنف صناعة التبغ كالصناعة الأقل سمعة في العالم. |
| AT: Her gün balık yiyoruz, dünyada en fazla balık tüketen biziz. Fazla hayvanımız yok, dolayısıyla | TED | أنوتي: حسنا، نحن نأكل السمك كل يوم، كل يوم، وأعتقد بأنه لا شك بأن معدل استهلاكنا للسمك هو على الأرجح الأعلى في العالم. |
| Aslında dünyada en uzun süre faaliyet gösteren şirket oldu. | TED | في الواقع، لقد أصبحت أقدم شركة مستمرة في العمل في العالم. |
| Beton, dünyada en çok kullanılan inşaat malzemesidir. | TED | الخرسانة هي مادة البناء الأكثر استخدامًا في العالم. |
| Ama bu bir ağaç değil. Bu dünyada en çok nefret ettiğin şey. | Open Subtitles | ولكنها ليست شجرة إنها أكثر شيء تكره فى العالم. |
| Sanırım dünyada en şanslıları sıradan görünüşlü insanlar. | Open Subtitles | أعتقد بأن أصحاب المظهر العادى هم الأفضل فى العالم. |
| Senin donmuş gölün dünyada en çok istediğin şeyin ismi, ve istediğin şey... | Open Subtitles | بحيرتك المتجمده هى اسم أكثر شئ ترغب به فى العالم |
| diyor. Statini duymuşsunuzdur. Bugün dünyada en çok yazılan ilaçların arasında olduğunu biliyorsunuz. Hatta belki de onları kullanan birilerini tanıyorsunuz. Düşünüyorsunuz, "Evet! | TED | وربما قد سمعتم عن الستاتينات من قبل تعرفون أنها من أكثرالأدوية التى يتم استخدامها فى العالم اليوم وربما تعرفون أشخاصا يأخذونها |
| Aşk, hakkında yazılması, dünyada en zor olan şeydir. | Open Subtitles | الحب أصعب شيء تكتب عنه في الدنيا |
| Kızıma dünyada en sevdiği şeyi... şeyi bile bıraktırmışsın... çünkü peşinizi bırakırım sandınız. | Open Subtitles | جعلت من إبنتي تستلم على الشيء التي تحبه... بالعالم أجمع. لأنكِتعتقدينبأنذلك سيحرره |