| Bu dışarıdaydı, seni hamile domuz. Anla artık, bacağın sopanın önünde olacak. | Open Subtitles | كان هذا خارجاً أيتها الخنزيرة الحامل الساق قبل الأخشاب الطافية |
| Sen küvetteyken telefon dışarıdaydı. | Open Subtitles | وأنت داخل حوض الإستحمام كان الهاتف خارجاً |
| Genç bir adamla dışarıdaydı. İlaçlatım buraya getirttim. | Open Subtitles | لقد كان خارجاً مع رجل شاب، لقد خدرته وجلبته لهنا |
| dışarıdaydı. Hastalığı kapmış. | Open Subtitles | لقد كان بالخارج لديه المرض اللعين |
| Dün gece dışarıdaydı. Kanıt var elimde. | Open Subtitles | لقد كان في الخارج يوم امس هذا دليل |
| Böyle bir şey olmuşsa, herhangi biri yapmış olabilir. Bütün köy dışarıdaydı. | Open Subtitles | و لكن كان بامكان أى احد ان يفعل ذلك كل القرية كانت بالخارج |
| 23:00'e kadar dışarıdaydı. | Open Subtitles | كانت في الخارج إلى ما بعد الساعة الـ11: 00 مساءً. |
| Bütün gün dışarıdaydı. Şafaktan önce çıktı. | Open Subtitles | إنه كان بالخارج طوال النهار، من قبل الفجر. |
| - Yapmayın, dışarıdaydı! | Open Subtitles | بالله عليكِ ، لقد كانت خارجاً - و الآن تذهب إلى الحكم الأول - |
| Barğırsakları dışarıdaydı, boynuzları yoktu. | Open Subtitles | وقعت أحشاؤه خارجاً إختفت قرونه. |
| Benimle dışarıdaydı, tamam mı? | Open Subtitles | كان خارجاً معي, حسناً؟ |
| Miguel dün tüm gece dışarıdaydı. | Open Subtitles | ) أمضى (ميغيل) البارحة بطولها خارجاً |
| dışarıdaydı. | Open Subtitles | لقد كان بالخارج |
| - Hayır. dışarıdaydı. | Open Subtitles | لا، لقد كان بالخارج. |
| dışarıdaydı, bana bakıyordu. | Open Subtitles | لقد كان بالخارج ، يُحدق بي |
| Ben küvetteyken, o dışarıdaydı. | Open Subtitles | كان في الخارج وأنا في حوض الإستحمام - حسناً - |
| Annem dışarıdaydı. ve ben de onu beklemeye başladım, ta ki o arayana kadar. | Open Subtitles | كنت فى المنزل انتظر ,وأمى كانت بالخارج ,حتى قبض علىً |
| Jüri bir süreliğine dışarıdaydı. | Open Subtitles | هيئة المحلفين كانت في الخارج لبعض الوقت |
| Dün gece dışarıdaydı. | Open Subtitles | إنه كان بالخارج ليلة أمس |