| Ve yarım saat içinde tepede bir toplantınız olduğunu da anlıyorum. | Open Subtitles | هذه الأشياء تحدث. وأنا أفهم بأنّك تقابل في 30 دقيقة. |
| Hayata kızıyor olmanı da anlıyorum ama dans havanda olmadığın için beraber geçireceğimiz son gecelerimizden birini sabote etmen bugüne kadar yaptığın en alçakça şey olabilir. | Open Subtitles | وأنا أفهم أنكِ غاضبة من الكون، لكن تخريب واحدة من آخر الليالي التي نملكها لقضاء الوقت مع بعض |
| Gizli savaşçılara olan ihtiyacı da anlıyorum. | Open Subtitles | وأنا أفهم الحاجة لهؤلاء الجنود |
| Bunu ben de biliyorum, ama aynı zamanda keder ve öfke birleşiminin yapmaman gerektiğini bildiğin şeyleri yapmana neden olmasını da anlıyorum. | Open Subtitles | أعلم دلك لكني أفهم أيضاً طبيعة هده التركيبة من الحزن والغضب قدتقودللقيامبأشياء.. تعلم لا يجب فعلها .. |
| Kira'yı kurtarıcıları olarak gören insanların duygularını da anlıyorum. | Open Subtitles | (لكني أفهم أيضاً الناس الذين قالوا أنهم وجدوا الانقاذ عند (كيرا |