| İşine geri döndükten sonraki davada çok daha garip olacak. | Open Subtitles | إنها ستصبح أكثر غرابة بعد جلسة الاستماع عندما تعود للعمل |
| Evet daha garip olmazdı. | Open Subtitles | أجل, لا يمكن أن يصبح هذا الأمر أكثر غرابة |
| Eskilerimizle çıkmamız at yarışındaki 3 ayaklı köpekten bile daha garip ama burası BlueBell, değil mi? | Open Subtitles | جورج و أنا سوف نخرج غداً فى موعد أدرك أن كلاً منا تواعد الحبيب السابق للأخرى أغرب من كلب بثلاثه أرجل فى سباق للأحصنه |
| Birbirimizin eski erkek arkadaşlarıyla çıkmamız at yarışında 3 ayaklı bir köpek olmasından bile daha garip ama burası BlueBell işte. | Open Subtitles | أعنى أنى أدرك أن كلاً منا تواعد الحبيب السابق للأخرى أغرب من كلب بثلاثه أرجل فى سباق للأحصنه و لكن هذه بلوبيل صحيح ؟ |
| - daha garip şeyler de görüldü. - Hiç sanmam. | Open Subtitles | الأشياء الغريبة تحدث - لا أعتقد هذا - |
| Ama kendi kendime düşündüğümü hatırlıyorum... gerçek yalnızca kurgudan daha garip değil... ayrıca genellikle daha az akla yatkın. | Open Subtitles | ولكنى اتذكر ان كنت افكر فى نفسى ان الحقيقة ليست اغرب من الخيال ولكن كثيراً ما لا تصدق |
| daha garip bir şey olamaz. | Open Subtitles | لن يزداد غرابة عما هو |
| O an geldiğinde, ya tam bir ademi vücutla karşılaşacaksın ya da çok daha garip bir şeyle karşılaşacaksın. | Open Subtitles | في تلك اللحظة سوف تواجه إمّا الفناء الكامل أو سوف تواجه شيئاً أكثر غرابة |
| Sana neyin daha garip olacağını söyleyeyim Chase ile seviştiğini rüyanda görmemiş olsan daha garip olurdu. | Open Subtitles | سأخبرك ما الذي سيكون أكثر غرابة لو لم تحلمي بممارسة الجنس مع تشايس |
| daha garip olan ise hırsızlık ya da tecavüz olmaması. | Open Subtitles | ما يجعل الامر أكثر غرابة انه لم يكن هناك علامات على السرقة او الاعتداء الجنسي |
| Çocuklar, zaman yolculuğu yapan polis kulübesinden daha garip bir şey buldum. | Open Subtitles | يا جماعة,وجدت أمرا أكثر غرابة من صندوق شرطة مسافر عبر الزمن |
| Yeter. Durumu olduğundan daha garip bir hale getirme. | Open Subtitles | لاتجعل الأمر أكثر غرابة مما هو عليه بالفعل |
| Bende sizin benden kat be kat daha garip olduğunuzu düşünüyorum. | Open Subtitles | أعتقد بأنك أكثر غرابة منيّ لتفكيرك بي بهذه الطريقة |
| Ölü bir öğretmenin bayrak direğine asılmasından daha garip bir şey mi? | Open Subtitles | أتقصد شيئًا أغرب من أستاذٍ ميت معلقٌ رأسًا على عقب أعلى سارية العلم أو .. ؟ |
| Ama kasanın doğaüstü bir yaratığa evsahipliği yapmış olmasından daha garip değil. | Open Subtitles | لكن ليس أغرب من قبو أوى مخلوقة خارقة للطبيعة. |
| İnan bana, daha garip şeyler de duyduk. | Open Subtitles | نعم ، ثق بي لقد سمعنا أغرب من هذا |
| - daha garip şeyler de görüldü. - Hiç sanmam. | Open Subtitles | الأشياء الغريبة تحدث - لا أعتقد هذا - |
| daha garip şeyler gördük. | Open Subtitles | الأشياء الغريبة تحدث |
| Bu yıl geçen yıldan bile daha garip hale geldi. Biliyorum. | Open Subtitles | هذا العام اصبح اغرب من العام الماضي |
| daha garip bir şey olamaz. | Open Subtitles | لن يزداد غرابة عما هو |
| Ama damadım hepsinden de daha garip | Open Subtitles | لكن لم أرَ أغرب من عريسي الآتي{\fnArial\fs16\fe2\cH000000FF\3cH00FFFFFF\blur15}س |
| Baştan aşağı eşcinsel olup evlendiğin adamın heteroseksüel olduğunu öğrenmekten daha garip olamaz. | Open Subtitles | لا شيىء اكثر غرابة من ان تكون شاذ للغاية و تكتشف ان الرجل الذى انت مُتزوجة مُستقيم |