Annen, biraz ayrı kalırsak daha kolay olacağını düşündü. | Open Subtitles | أمك تظن بأنه سيكون من الأسهل إن اعطينا أنفسنا مساحة صغيرة |
Benden nefret etmene izin vermenin daha kolay olacağını düşünmüştüm. | Open Subtitles | فكرتُ بأنه سيكون من الأسهل أن أدعكِ تكرهينني |
Seni suçlamanın daha kolay olacağını düşündüm. | Open Subtitles | لقد فكرت أنه سيكون من الأسهل لومك أنت. |
Kate, görünmez olmayı sen seçtin. Bu şekilde daha kolay olacağını düşündün. | Open Subtitles | أنت اخترت أن تكوني غير مرئية ظننت أن الأمر سيكون أسهل |
Dışarıda olmanın bizim için daha kolay olacağını sanıyordum. | Open Subtitles | -ظننتُ أن الأمر سيكون أسهل لنا ... -في الخارج |
Söylemeliydim, ama böyle çok daha kolay olacağını düşündüm. | Open Subtitles | كان يجب علي أخبارها , لكن أعتقدت أنه أسهل أن لا أفعل. |
Her zaman, birisinin törene dahil edilmesine rağmen dışarıda bulunma şansı olduğu törenlere ilgi göstermenin daha kolay olacağını söylerdi. | Open Subtitles | قال إنه أسهل أن تتحمس... تجاه طقوس يمكنك في يوم ما... أن تكون جزءاً منها |
Bu sözleri hayatınızın ilk gününde duysaydınız; her şeyin daha kolay olacağını hissediyor olabilirdiniz ve eğer sizinle hayatınızın ilk gününde konuşsaydık; | Open Subtitles | وقد تشعر أنه قد يكون أسهل أن تسمع هذه الكلمات لو كانت أتتك أول يوم من تجربتك على هذه الأرض وإن كنا نكلمك في أول يوم من تجربة حياتك الجسدية |