| Derine Dalıyor. Bay Ware! Bombaları 150 metreye ayarlayın. | Open Subtitles | إنه يغوص أكثر يا مستر وير أعد ضبط قذائف الأعماق إلى 150 |
| Çift, birlikte derinlere Dalıyor. | Open Subtitles | معاً، يغوص الزوجان إلى الأعماق. |
| Binlercesi bir araya gelip tünemek için çağlayanın ardına Dalıyor. | Open Subtitles | يحتشدون بالآلاف قبل ان تغطس من خلال الشلالات نحو مجثمها. |
| Hâlâ Dalıyor. Derinlik 275... | Open Subtitles | مازالت تغطس والعمق الحالى 900 قدم |
| - Eğer değilse, delicesine Dalıyor. | Open Subtitles | -إن لم يفعل فسيقوم بالغطس المفاجئ |
| Bir çocuk, kasabanın dışındaki küçük bir göle Dalıyor ve arabasını buluyor. | Open Subtitles | طفل كان يغطس داخل بركة ماء خارج البلدة عثر على سيارته. |
| Adanın derinliklerine Dalıyor ve uzun bir tünel aramaya başlıyor. | Open Subtitles | تغوص تحت الجزيرة لتجد المدخل نحو نفقٍ طويل تحت الماء |
| İnsanlar, an gelir Shivgarh'da, Gomti nehrinde Dalıyor olabilir. | Open Subtitles | من الممكن انه فى هذه اللحظه يغوص بنهر (جومتى) فى (شهافجار) |
| Dibe Dalıyor! | Open Subtitles | ! إنه يغوص تحت الماء |
| Dalıyor. | Open Subtitles | إنه يغوص |
| Dalıyor. | Open Subtitles | يغوص بالعمق |
| Dalıyor. | Open Subtitles | إنه يغوص |
| Hâlâ Dalıyor. Derinlik 275 metre. | Open Subtitles | مازالت تغطس والعمق الحالى 900 قدم |
| "Kalpte bombardıman var. Kalp atışları sanki suya Dalıyor." | Open Subtitles | "تطلق مدافع القلب دقات القلب تغطس في الماء" |
| Birileri Dalıyor mu sence? | Open Subtitles | أقام أحدهم بالغطس ؟ |
| Birileri Dalıyor mu sence? | Open Subtitles | أقام أحدهم بالغطس ؟ |
| Mekelerden biri daha Dalıyor fakat kartalın o keskin gözü sığ sudaki Meke'yi belirliyor. | Open Subtitles | طائر غرة آخر يغطس, لكن الماء ضحل, و من خلال حدة النظر التي لدى النسر يستطيع رؤيته. |
| Peki bu küçük yaramaz yunus balığı nereye Dalıyor böyle? | Open Subtitles | و إلى اين يغطس هذا الدولفين الشقي ؟ |
| Önce lider balina Dalıyor ve kabarcıklar çıkarıyor. | Open Subtitles | تغوص الحوت القائدة أوّلاً إنها من تنفخ الفقاعات |
| Kablumbağa Dalıyor. | Open Subtitles | السلحفاة تغوص. |