Dara, yeni vaftiz edilmişti. | Open Subtitles | أو كم أنت ضعيفة. تمّ تعميد دارا منذ فترة قصيرة. |
Dara Martin, 5 Nisan 1986'da Somerville'de doğmuş. | Open Subtitles | ولد دارا مارتن في سومرفيل، 5 أبريل، 1986. |
2003 yılının başından, Dara'nın son bilinen adresi. | Open Subtitles | آخر عنوان دارا المعروفين، من أوائل عام 2003. |
Dara'nın en çok tuttuğu generali Artemisia'ydı çünkü savaş alanında ona zafer getirmişti. | Open Subtitles | وقد فضلها (داريوس) عن كل جنرلاته لأنها من أحضر له النصر في المعركة. |
Dara'nın odasında bulduğumuz mektupları inceliyoruz. | Open Subtitles | " كنا نراجع رسائل كتبت في غرفة " ديرا |
Babası kaybolduktan hemen sonra, Dara'yı yanına almış olmalı. | Open Subtitles | لذلك يجب أن يكون قد اتخذ دارا في فقط بعد اختفاء والدها. |
John ve kızı Dara'nın intikam almasıyla alakalı. | Open Subtitles | هم عن جون وله ابنة دارا الحصول على الانتقام. |
Artan tehditler, Dara'nın yine harekete geçmeyi planladığını gösteriyor. | Open Subtitles | التهديدات المتصاعدة تشير أن التخطيط دارا للضرب مرة أخرى. |
Demem o ki, Dara muhtemelen arada annesini ziyaret ediyordur bu yüzden belki biz de etmeliyiz. | Open Subtitles | كل ما أقوله هو دارا ربما يدفع والدتها زيارة من وقت لآخر، لذلك ربما ينبغي لنا أيضا. |
Biri Dara Singh, diğeri Dharmendra. | Open Subtitles | الأولي دارا سينغ . والأخري دهارميندار |
Dara, seni Baba'nın Oğlun ve Kutsal Ruh'un adına vaftiz ediyorum. | Open Subtitles | "دارا", سوف أعمّدك بإسم الأب.. والإبن.. والروح القدس. |
Yakın zamanda kızları Dara'yı kaybettiler. | Open Subtitles | -كلا, لا أعرفهم. مؤخّراً, فقدوا إبنتهم, دارا. |
- Dara'nın doğuştan omurilik bozukluğu vardı. Hayatı boyunca tekerlekli sandalyedeydi. | Open Subtitles | -"دارا" عانت من خلل بالعمود الفقري منذ الولادة. |
Dara Kernof'un doğum ve evlatlık kayıtlarına ihtiyacım var. | Open Subtitles | أحتاج لتسجيلات ولادة وتبنّي ل"دارا كيرنوف". |
Paula Koklos da, aynen Dara Kernof gibi fiziksel ve ruhsal bakımdan özürlüymüş. | Open Subtitles | هذا مشكوك به. "باولا كوكلوس" كانت "مُتلفة" بشدّة.. جسديّاً وعقليّاً, ك"دارا كيرنوف". |
Dara Kernof, vaftiz edildiği gün öldü. | Open Subtitles | حسناً, تمّ تعميد "دارا كيرنوف" بيوم قبل وفاتها. |
Dara, hoşgörülü ve açık fikirli Babürlerden biriydi. | Open Subtitles | دارا" كان على نفس الخط من" التسامح وتفتح العقل لحكام المغول |
Alemgir, Dara'yı esir aldı, o ve oğlunu Delhi sokaklarında sergiledi. | Open Subtitles | "قام "اورانجزب" بالقبض على "دارا "وقام باهانته هو وابنه في شوارع مدينة "دلهي |
Kral Dara ülkemizi ele geçirmeye gelmişti. | Open Subtitles | كان الملك (داريوس) الذي جاء ليسلبنا أراضنا. |
Pers kralı Dara Yunanlıların özgürlük anlayışına kızıp bize diz çöktürmek için Yunanistan'a geldi. | Open Subtitles | الملك الفارسي (داريوس) انزعجبفكرةالحريةاليونانية.. وجاء إلى اليونان ليقضي علينا. |
Kurbanımızın ismi Dara Winters. | Open Subtitles | " إسم ضحيتنا " ديرا وينترز |
Bu arada Büro, Dara'yla ilgili bir şeyler bulması için personeli görevlendirmiş. | Open Subtitles | في هذه الأثناء، مكتب حصلت على الناس تبحث عن شيء في درعا. |