| - Bu arada, Haley'i atış talimine davet ettiğini duydum. | Open Subtitles | ماالممتع في هذا؟ أوهـ,بالمناسبة هايلي أخبرتني أنكِ دعوتها لنادي الرماية |
| Beyaz bir dişi bana onu oyununa davet ettiğini söyledi. | Open Subtitles | أخبرتني الفتاة المضطربة بأنك دعوتها إلى الواجهة |
| Hayır demeden önce yarın akşam bizi davet ettiğini söyleyeyim böylece ona tasarımlarını gösterebilirsin. | Open Subtitles | قبلَ أن ترفضي، دعانا ليلة الغدّ لمنزله، حتّى يلقيَ نظرةً على تصاميمكِ. |
| Balraj, babanın bizi davet ettiğini söyledi. | Open Subtitles | بالراج قال أن أباك قد دعانا جميعا |
| Karınla tanıştırmak için beni evine davet ettiğini hatırlıyor musun? | Open Subtitles | هل تذكر أنك دعوتني لمنزلك لكي ألتقي بزوجتك؟ |
| Beni buraya şu saçmalığı kesmemiz için davet ettiğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | ظننت أنك دعوتني إلى هنا لنكف عن الهراء |
| Beni buraya neden davet ettiğini söyleyene kadar seninle konuşmuyorum. | Open Subtitles | أنا لن أتحدَّث إليك حتى تخبرني لماذا دعوتني إلى هنا |
| O'Hara'ya, Bayan Tietjens'in onu odasına davet ettiğini mi söyledi? | Open Subtitles | هو أخبر أوهارا بأنه ذهب إلى غرفة السيدة تيجنز في دعوتها ؟ |
| Onu özel toplantılarından birine davet ettiğini biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أنك دعوتها إلى إحدى اجتماعات مجالس إداراتك الخاصة |
| Beni neden davet ettiğini bile bilmiyorum. | Open Subtitles | لا أعرف ما سبب دعوتها لي على أية حال. |
| Nelly bana onunla buluşmak için kendisini buraya davet ettiğini söyledi. | Open Subtitles | لقد أخبرتنى (نيلى) للتو ..أنك دعوتها الى هنا لكى تقابليها |
| Bir şeyler içmek için Monty'nin bizi evine davet ettiğini duymak belki sevindirir seni. | Open Subtitles | ستكون مسروراً لسماع أن (مونتي) دعانا للشراب |
| Beni buraya şu saçmalığı kesmemiz için davet ettiğini düşünmüştüm. | Open Subtitles | ظننت أنك دعوتني إلى هنا لنكف عن الهراء |