| - Fakat David'in cesedini buldular. - Sanırım Willis David'i öldürdü. | Open Subtitles | ـ لكنّهم وجدوا جثة ديفيد ـ أعتقد أن ويليس قتل ديفيد | 
| Charlotte ve ben sadece geleceğe ve David'i tekrar tanımaya odaklandık. | Open Subtitles | وانا وشارلوت سنركز على المستقبل وسنتعرف على ديفيد كلارك مره أخرى | 
| Kızının yerini bilen başkası varken ne diye David'i bekleyesin? | Open Subtitles | لماذا ننتظر ديفيد بينما هناك أحداً آخر يعلم أين هي؟ | 
| Onu arayacağım. David'i arayacağım. | Open Subtitles | سأتصل به سأتصل بديفيد | 
| Sen harikasın, Flender, ama bunun bir faydası yok. Asla David'i unutamayacağım. | Open Subtitles | أنت عظيم يا " فليندر " و لكن بدون فائدة ، لن أتخلى عن " دافيد" | 
| Çünkü, ikiniz kafa kafaya vermiş, David'i kabahatli çıkarıyorsunuz. | Open Subtitles | لأنك فقط جالسه هناك و قررتى ان دايفيد مزعج. | 
| Babam annen ve David'i müzik dersi için şehre bırakmıştı. | Open Subtitles | كان أبى قاد لوالدتك وديفيد إلى المدينة لدرس الموسيقى | 
| Çünkü David'i tanıyorum ve onu öğle yemeği niyetine yer. | Open Subtitles | لأنني أعرف ديفيد ، و إنه سيود تناولها على الغداء | 
| Bu böyle devam edemez. David'i aklından çıkarman gerek artık. | Open Subtitles | لا يمكنك التصرف هكذا حيال ديفيد عليك ان تنسيه | 
| Martin, sen David'i hepimizden daha iyi tanıyordun. | Open Subtitles | مارتين , لقد عرفت ديفيد أكثر من أى واحد فينا | 
| David'i doğruca buraya getir. Onun benim gözetimimde olmasını istiyorum. | Open Subtitles | أجلبي ديفيد هنا مباشرة أُريدُه في عنايتِي | 
| Uçuş geçişleri almak için David'i yolladım. | Open Subtitles | لذا أرسلت ديفيد إلى هنا لإلتقاط بطاقة ركوبي | 
| Uçuş geçişleri almak için David'i yolladım. | Open Subtitles | لذا أرسلت ديفيد إلى هنا لإلتقاط بطاقة ركوبي | 
| Galiba David'i hatırlıyorum. Arkadaşı vardı, neydi ismi? | Open Subtitles | أعتقد أننيّ أتذكّر ديفيد كان لديه صديق، ما اسمه؟ | 
| Birileri-- sanırım Obregonlar-- David'i tehdit etti. | Open Subtitles | شخص ما أعتقد إنه كان من الأوبريجونز هدد ديفيد | 
| Birileri-- sanırım Obregonlar-- David'i tehdit etti. | Open Subtitles | شخص ما أعتقد إنه كان من الأوبريجونز هدد ديفيد | 
| Abim David'i kaybettim, Peter'ın yaşındayken. | Open Subtitles | لقد فقدت أخي الأكبر، ديفيد عندما كنت فقط فى عمر بيتر | 
| David'i bekleyeceğim. Yani daha çok alışveriş yapmam gerekecek galiba. | Open Subtitles | سأنتظر ديفيد وهذا يعني اني سوف اعود للتسوق | 
| Bence o adamın seni, David'i ve Charlie'yi Margaret'ten ayırmasına izin vermemeliyiz, sence? | Open Subtitles | لا أعتقد بأن علينا أن ندع ذلك الرجل يأخذك أنت و ديفيد و تشارلي بعيداً عن مارغريت, أليس كذلك؟ | 
| David'i feda ettim ve seni seçtim. | Open Subtitles | ولقد ضحيت بديفيد وإخترتك | 
| Dünya tersine dönse de, David'i askere almayacaktı. | Open Subtitles | انه كان يرفض ضم دافيد مهما حدث | 
| David'i öldürdün! Bu konuda hâlâ üzgün olacağını tahmin ettim. | Open Subtitles | انت قتلت دايفيد اعتقدت انة لاتزالين غاضبة من هذا. | 
| Asla seni ve David'i bırakmamalıydım. | Open Subtitles | أنا لم ينبغي أبدا أن أتركك وديفيد. | 
| Eğer David'i gerçekten sevseydin burada olmazdın. | Open Subtitles | لو شعرتى بأى حب لديفيد او اى عاطفة لما كنتى هنا الان |