| Tanıdıkları insanların ilginç hayatları hakkında ufak sırları değiş tokuş etmektir. | Open Subtitles | تبادل حكاياتٍ نصف مثيره تتعلق بالحياة النص مثيره للأشخاص الذين يعرفونه |
| Son zamanlarda bazı beyaz çocuklar ve siyahi kadınlar Twitter profil fotoğraflarını ve resimlerini değiş tokuş ettiler. | TED | مؤخراً، تبادل بعض الشباب البيض والنساء السود شعارات تويتر أو صورًا عبر الإنترنت. |
| Kocan ile yapacağımız bu değiş, tokuş işleminin, süprizlere mahal bırakmadan gerçekleşmesini sağlamak için biraz kendi işime bakmalıyım. | Open Subtitles | حتى أتأكد من أن لا تكون ... هناك مفاجآت وبأن عملية التبادل هذه مع زوجكِ قد تمّت كما وعدت |
| Şimdi, yatak odanı iki haftada bir, değiş tokuş etmek istersen... | Open Subtitles | الأن ، إذا كنتِ تريدين أن نتبادل كل أسبوع و إلا.. |
| Güvenliğe ekonomik açıdan bakacak olursanız, bir değiş tokuş gibidir. Güvenliğe ulaştığınız her an, | TED | فلو نظرتم إلى الأمن من ناحية اقتصادية، إنه مقايضة. كل مرة تحصلون فيها على بعض الأمن، |
| Çok mutluyum! Çocukları biraz daha parayla değiş tokuş edebilir miyim? | Open Subtitles | أنا مسرورة هل أستطيع مبادلة الأطفال إلي بمزيد من النقود؟ |
| Yalnız gelmesini söyle. Medenî bir değiş, tokuş olacak. | Open Subtitles | أخبريه بأن يأتي لوحده ستكون عمليّة تبادل مدنيّة |
| Otoritenin korkusuzca sorgulanmasına ve fikirlerin serbestçe değiş tokuş edilebilmesine dayanır. | Open Subtitles | يعتمد على الشجاعة في إستجواب السلطة و تبادل الأفكار الحر |
| Yemeklerimizi değiş tokuş etmeye ne dersin? | Open Subtitles | هل تود التحدث عن تبادل تجاري ممكن للغداء؟ |
| Bilgisayar kullanıcıları özgür olsun diye açık bilgiler kullanıyorlar ve teknolojiyi özgürce değiş tokuş ediyorlar. | Open Subtitles | لجعل مستخدمي الكمبيوتر احرار في استخدام معلومات مفتوحة و تبادل التكنولوجيا المجاني |
| değiş tokuş saat 4'ten sonra olmamalı. | Open Subtitles | عمليه التبادل لابد ان تحدث في مده لاتقل عن ألرابعه بعد الظهر |
| Thibodoux'un adamı yolda ve her ikisi de değiş tokuş için öğlen vaktininde anlaşmışlar. | Open Subtitles | رجل ثيبودوكس في الطريق وكلاهما إستعدّا لوقت التبادل عند الظهر |
| Güzel. Pekâlâ. Bak, değiş tokuş için seni getirmesine izin ver. | Open Subtitles | جيد حسناً دعيه يحضرك إلى أمام المتجر لعملية التبادل |
| Biz siyahlar, paramız olmadığı zaman, değiş tokuş yapardık. | Open Subtitles | عندما لم تكن لدينا النقود كنا نتبادل الأشياء |
| - Ama yarınki matematik dersinde değiş tokuş yapabiliriz. | Open Subtitles | أوهـ, حسناً لكننا نستطيع أن نتبادل الكتب في الصف غداً |
| Araba için endişeleniyorsan, bir süre değiş tokuş edebiliriz. | Open Subtitles | اسمعي ، إن كنتِ قلقة .. بشأن سيّارتكِ لمَ لا نتبادل سيّارتينا لفترة؟ |
| Anlaşılıyor ki sadece Mayday değil, tüm maymunlarımız insan satıcıyla jetonları değiş tokuş etmede başarılı oluyor. | TED | لقد تبين أنه ليس فقط ماندي، وإنما كل القردة تصبح جيدة في مقايضة القطع مع رجل المبيعات البشري. |
| Ateş yok,sadece değiş tokuş sonra seninle işim bitecek. | Open Subtitles | لا توجد نار، مبادلة فحسب وبعدها أفرغ منك |
| Bence bu değiş tokuş, hayatta en çok isteyeceğimiz şeyle aramıza bir engel koyuyor | TED | ولكني اعتقد ان تلك المقايضة يمكنها ان تقف في وجه ما نريده حقاً |
| değiş tokuş için tüm ajanlar yerlerini aldı ve hazır Ajan Dun. | Open Subtitles | جميع العملاء في أماكنهم ومستعدين لعملية المبادلة |
| Francis, McMurdo'daki şefinizle biraz değiş tokuş yapıyoruz. | Open Subtitles | فرنسيس، رئيس الطهاة الخاصة بك في ماكموردو، تبادلنا لا الحصر. |
| Savaşçı dostların hayatta olduğunu bilmek ister diye düşündük ve değiş tokuş yapalım dedik, adamımıza karşılık sen. | Open Subtitles | ونعتقد أن أصدقاءك المحاربين سيرغبون بمعرفة أنك حي.. لذا نفكر بتبادل مباشر، رفيقنا مقابلك |
| Kuzeni o kızla... değiş tokuş edildiğinden beri bana çok kötü davranıyor. | Open Subtitles | لقد كان مزاجه سيء. منذ أن قايض عودة ابن عمه بتلك الفتاة. |
| Ve çat pat söylenen İngilizce kelimeler tek ortak noktaları hayata tekrar başlamak olan insanların arasında değiş tokuş ediliyordu. | TED | وقصاصات الانجليزية الركيكة التي كانت تتبادل بين الناس والذين كان يجمعهم شيء مُشترك أنهم يبدأون مرة أخرى |
| Bir çocuğumu neredeyse çim biçme makinesiyle değiş tokuş edecektim. | Open Subtitles | انا تقريبا قمت بمبادلة احدى اطفالي لتركيب الة قص العشب لتزين حديقتي |
| değiş tokuş için bir Opus Dei konuk evini seçtim. | Open Subtitles | لقد إخترت مسكن للـ (أوبس دى)للقيام بالمقايضه |