Hem benimle, hem de benimle çalışıyor ve onun çevre işlerini yönetiyorum, evet. | Open Subtitles | معي هو يعمل معي في ذلك وانا اتول ادارة .بيئة عمله , نعم |
Benim hizmetli olduğumu senin de benimle birlikte kazan dairesinde yaşamak zorunda olan karısı olduğunu hayal et. | Open Subtitles | وأنت زوجة البواب، التي يجب عليها العيش معي في غرفة الخدمات |
Dostum, eğer bir pantolon giymezsen, sen de benimle geleceksin. | Open Subtitles | بني, إن لم تلبس بنطالاً فستأتي معي أيضاً |
Benim işimse bu koyu korumak, onun için problemin de benimle değil. | Open Subtitles | مهمتي هي حماية هذا المكان لذا مشكلتكَ ليست معي أيضاً |
O zaman sahne de benimle çalışacaksın. | Open Subtitles | إذاً، سيكون عليك العمل معي على خشبة المسرح |
Sen de benimle Azrail'in karşısında durmuyor gibi konuşuyorsun. | Open Subtitles | وتتحدثين إلي وكأنك لست في حضرة الموت. |
Keşke sen de benimle olsaydın Juan. | Open Subtitles | أتمنى لو أنّك كنت هناك معي جوان بينما كانت تنطلق |
Sen de benimle gelsen iyi olur. | Open Subtitles | ...أعتقد .أعتقد سيكون من الرائع أخذك معي |
Çok güçlü olduğunu ve muhtemelen beni de alaşağı edebileceğini biliyorum ama eğer bunu yaparsan seninkiler de benimle gelir. | Open Subtitles | انا اعرف قواك كلها وانه يمكنك ربما ان توقع بي كذلك لكن ان فعلت ، خصيتاك سوف تأتيان معي |
Bu durumda, tabii ki sen de benimle olmak... | Open Subtitles | أنا أشاركه الفطور دائما لذا، طبيعيا إذا تريدي أن تكوني معي كـ ـ ـ |
Kardeşimi delikten çıkartırsın ve Em City'de benimle beraber kalır. | Open Subtitles | أو تُخرِج أخي سيريل من الانفرادي و تضعُهُ معي في مدينة الزُمُرُد |
Belki de, benimle birlikteyken o gece... ben trene binmeden önce... | Open Subtitles | اعتقدت أنه ربما أنه كان معي في تلك الليلة قبل أن نركب في الأفعوانية |
Belki de, benimle birlikteyken o gece... ben trene binmeden önce... | Open Subtitles | اعتقدت أنه ربما أنه كان معي في تلك الليلة قبل أن نركب في الأفعوانية |
Bebeğim, sen de benimle birlikte New York'a taşınırsın ve açlıktan ağzı kokan sanatçılar olabiliriz. | Open Subtitles | أتعرف ؟ يمكنك أن تنتقل للعمل معي في نيويورك و سنبح فنانين جائعين نعاً |
Çünkü sen de benimle birlikte olmak istiyorsun. | Open Subtitles | لأنكِ تريدين أن تكوني معي أيضاً |
Şu ikisi de benimle! Hepsi! | Open Subtitles | لا، هؤلاء الإثنان معي أيضاً |
Sen de benimle geleceksin. | Open Subtitles | سأخذك معي أيضاً |
Yine de benimle gelebilirsin. | Open Subtitles | يمكنك المجيء معي على الرغم من ذلك |
Şartların hoşuma gitmese de, benimle eşitin gibi konuştun ve bana saygıyla davrandın ve ben böyle biriyle iş yapmak istiyorum. | Open Subtitles | لأن بالرغم من أن شروطك لمْ تعجبني، لقد تحدثتَ معي على قدمِ المساواة وقد عاملتني بإحترام وهذا الشخص الذي أريد بأن أستثمر معه. |
Sen de benimle Azrail'in karşısında durmuyor gibi konuşuyorsun. | Open Subtitles | وتتحدثين إلي وكأنك لست في حضرة الموت. |
Mükemmeldir zaten. Keşke sen de benimle orada olabilseydin. | Open Subtitles | كانت مثالية، وأتمنى لو كنت هناك معي. |
Senin de benimle gelmeni isterdim. | Open Subtitles | كان عليّ أخذك معي |
Sen de benimle birlikte olacaksın | Open Subtitles | وستكونين بي كذلك |