| Sen de çekirdek bölünmesiyle ilgili 63 tane boktan öğrenci raporu okursan acıyı dindirecek bir şey ararsın. | Open Subtitles | تقرأ 63 إختبار طالب عن الإنشطار النووي وستحتاج شيئاً لتخفيف الألم |
| Hey, sadece kalçamı çarptım biraz ve ağrıyı dindirecek bir şeyler istiyorum o kadar. | Open Subtitles | مهلاً ، لقد أصبت وركي قليلاً فقط واحتجت فقط إلى شيء ما لتخفيف الألم ، هذا كل ما بالأمر |
| Acını dindirecek bir şey bulayım. | Open Subtitles | انها تتحسن سوف أحضر مسكن للألم |
| Keşke acını dindirecek bir şeyler yazabilsem, ama emekliyim. | Open Subtitles | أتمنى أن أكتب لك شيء للألم ، ولكن منذ أن تقاعد ... |
| O halde acısını dindirecek birşeyler vermeme izin verecek misiniz, efendim? | Open Subtitles | هل تسمح لي بأعطائه شيء ليخفف الألم .سيدى |
| Ağrıları dindirecek bir şeyler verseniz olmaz mı? | Open Subtitles | ماذا عن شيء خفيف ليخفف الألم؟ |
| Üzüntüsünü dindirecek kimsesi yok. | Open Subtitles | ليس هنالك أحد لكي يخفف حزنه |
| Ağrını dindirecek bir şey vereceğim. | Open Subtitles | سأجلب لك شيئاً يخفف الألم |
| 12'den 24'e, bu büyü böyle sürecek yalnız kalbimin acısını, bu büyü dindirecek. | Open Subtitles | من منتصف الليل وحتى اليوم التالي امنحني هذا الوقت لتحقيق آمالي إن كنت سَتُزيل وحدة قلبي فاسْحَر القرابين التي أمنحها لك |
| Doktor, acıyı dindirecek ilaç istiyorum. | Open Subtitles | أحتاج شيئاً لتخفيف الألم أيها الطبيب |
| Acısını dindirecek bir şey veremez miyiz? | Open Subtitles | اعطيها شيئاً لتخفيف للألم؟ |
| Acıyı dindirecek bir şeye ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | أردتُ شيئاً للألم |
| Vicdan azabını dindirecek biri lazımdı. | Open Subtitles | شخص يخفف عنك الشعور بالذنب. |
| Vicdan azabını dindirecek biri lazımdı. | Open Subtitles | شخص يخفف عنك الشعور بالذنب. |
| 12'den 24'e, bu büyü böyle sürecek yalnız kalbimin acısını, bu büyü dindirecek. | Open Subtitles | من منتصف الليل وحتى اليوم التالي امنحني هذا الوقت لتحقيق آمالي إن كنت سَتُزيل وحدة قلبي فاسْحَر القرابين التي أمنحها لك |