| Yani boşluk doldurma eğrisinin yaptığı şey, bir birim kare içinde alabileceği tüm alanı almasıdır. | TED | ما يفعله منحنى ملء الفراغ هو أن يتوسع ليشمل كل الحيز المتاح داخل مربع وحدة واحدة. |
| Ve bu arada, hiç burger doldurma yaptıklarını sanmıyorum. | TED | وبالمناسبة، لا أعتقد أنهم قاموا بإعادة ملء للبرغر مطلقًا. |
| Hem cenaze evinde hem hayvan postu doldurma işinde kargo minibüsleri var. | Open Subtitles | كلاً من منزل الدفن و محل تحنيط الحيوانات "لديهم شاحنات حمولة "تشفروليه أكسبريس |
| - Aynen, hayvan doldurma çelişkili tavuk kanatları ve çift değerlendirme. | Open Subtitles | بالضبط كاملاً مع التحنيط أجنحة الدجاج مشكوك فيها، ومقالة خمسة شوكة مزدوجة |
| Lord Hazretleri için doldurma yapacak olan benim, ki senin asla yapamayacağın bir şey. | Open Subtitles | شكراً لك وفي الحقيقة, يمكنني تعبئة ذخيرة سيادته, وهذا مالن تتمكن منه يوماً |
| Depoyu doldurma vakti geldi. Damla damla olmasın. | Open Subtitles | حان الوقت لملئ الحقنه ولن أحقنك |
| Aynı kardeş hasreti, annelik hasreti gibi bir çocuğun kaybından olan derin boşluğu doldurma ihtiyacından kaynaklanır. | Open Subtitles | كإضطراب الشقيقة,و إضطراب غريزة الأم فهو ينشئ من حاجة عميقة لملء فراغ عاطفي ناشئ عن فقدان طفل |
| Gölden su doldurma dedim, yine de doldurdun. | Open Subtitles | أخبرتك أن لا تُعيد التعبئة عند البحيرة، لكنك فعلت ذلك بكل الأحوال |
| Sende onun aklını saçma sapan teorilerle doldurma. | Open Subtitles | وأريدك أن تكف عن ملء رأسه بنظريات جنونية سخيفة كهذه |
| Boşluk doldurma sorularında üstüme yoktur. | Open Subtitles | لقد حصلت على درجة جيده في الاختبار حيث كنت في ملء النقاط |
| Benzin doldurma işin bitince arabaya bin. | Open Subtitles | فلتفرغ من ملء سيارتك بالوقود وبعدها تعالَ |
| Hâlâ doldurma hayvanların tatlı olduğunu düşünüyor musun? | Open Subtitles | -ما قولكِ فى تحنيط الحيوانات، أليس رائعاً؟ |
| Hayvan postu doldurma sanatı üzerine sunum yapmama ne dersin? | Open Subtitles | ماذا عن عرض بخصوص تحنيط الحيوانات؟ |
| Ay ne güzel, hayvan doldurma okulunun yanına puding standı açılmış. | Open Subtitles | "قلت لك "رجل إسلا فشر المسكين "اوه رائع فتحوا موقف الحلوى بجانب مدرسة تحنيط الحيوانات." |
| Ayrıca, hayvan doldurma eskiden hobimdi. | Open Subtitles | بالإضافة, التحنيط ربما يكون... . هوايةٍ لي |
| İLGİ ALANLARI: HAYVAN POSTU doldurma, TANTRİK HAYKIRMA, YAŞLILARA İĞRE BATIRMA. | Open Subtitles | : الأشياء التي أحبها" "التحنيط المتطرّف , الصراخ , وخز العُجز بدبابايس مخفية |
| Neden yeniden doldurma ihtiyacı hissettiğini söyle yeter. | Open Subtitles | فقط أخبريني لم تحتاجين لإعادة تعبئة |
| Ücretsiz doldurma, millet. Bu haftaya özel. | Open Subtitles | إعادة تعبئة للجميع, لهذا الأسبوع فقط |
| Işık Şehri'ni doldurma vakti geldi. | Open Subtitles | حان الوقت لملئ مدينة النور. |
| - Depomu doldurma vakti geldi. | Open Subtitles | -حان الوقت لملئ الخزان |
| Sen de ağzımı açmayıp elbiselerimi mahvederek bana o boşluğu doldurma fırsatı verdin. | Open Subtitles | وأنت منحتني فرصة لملء ذلك الخواء بدون فتح فمي أو إفساد ملابسي |
| Tamam, otomatik doldurma sistemine ihtiyaçları olur ki bu da büyük bir sıhhi tesisat altyapısı ister. | Open Subtitles | حسنا ، هم بحاجة إلى نظام آلي لإعادة التعبئة |
| Mideni çikolata ile doldurma. | Open Subtitles | اوه , مهلا , لاتمليئ نفسك بالشوكولاه |
| Bunu şarapla doldurma. | Open Subtitles | لا تملأي ذلك الفراغ بالنبيذ |