| Evet, bir tanesinin iç çamaşırında dondurulmuş bezelye var. | Open Subtitles | أجل، وأحدهم يضعُ بازلاّء مجمّدة في لباسه الدّاخلي. |
| - Apış aramda dondurulmuş bezelye var. | Open Subtitles | لديَّ بازلاّء مجمّدة بين ساقاي. ماذا؟ |
| Lokal anestezi, iki makas oynaması... ve o gece dondurulmuş bezelye torbasının üstüne oturuyorsun. | Open Subtitles | او تحذير موضوعي ,واحدة واحدة اخرج كيسا من البازلاء المجمدة |
| Fena değil, dondurulmuş bezelye almaya geldim. | Open Subtitles | ليس الكثير أنا فقط في المتجر لأشتري بعض البازلاء المجمدة أو ربما فول الصويا |
| Kasığıma dondurulmuş bezelye koydum. | Open Subtitles | ووضعت البازلاء المجمدة على عضوي الذكري |