| Onlar eğlenirken ben de burada bekliyorum. | Open Subtitles | هم يمرحون وأنا علي الانتظار هنا |
| Mike, tüm arkadaşları salona gidip oynayıp eğlenirken Brick burada yalnız başına kitap okumak zorunda kaldığında ne hissedecek sence? | Open Subtitles | مايك " ، مالذي تظن أنه سيحدث عندما يرى " بريك " كل أصدقاءه يذهبون إلى الصاله الرياضيه ليسرحون و يمرحون |
| Baban biz olmadan eğlenirken biz de birlikte bir şeyler yaparız. | Open Subtitles | يجب أن نقوم بعمل ما بينما يمرح ابوك لوحده |
| Senin gibi şeker ve hassas çocuklar diğer herkes partilerde eğlenirken sevişirken hayatını yaşarken bütün lise yıllarını bir yerde sakince geçirir. | Open Subtitles | ،شباب لطيفون وحساسون مثلك يقضون سنوات المدرسة الثانوية كلها ...مجتمدين في مكان بينما الجميع يمرح ويذهب الى الحفلات |
| Onun işi bu. Sen eğlenirken arabada oturacak. | Open Subtitles | هذا عمله ، يجلس بالسيارة وينتظر ، بينما أنت تمرح |
| Arkadaşlarınla eğlenirken seni seyretmeye bayılıyorum. | Open Subtitles | كم أحب مشاهدتك وأنتِ تمرحين مع أصدقاؤكِ |
| Onları hayal ediyorum, şurada... ..eğlenirken,oyun oynarken. | Open Subtitles | أستطيع أن أصورهم وهم يلعبون... يمرحون ... . |
| Çocuklarımı hiç bir arada eğlenirken görmedim. | Open Subtitles | لم أرى أولادي يمرحون |
| Lou Grant'ı eğlenirken izlemek istemiyorum. | Open Subtitles | ليس علي رؤية لوجرانت يمرح |
| Sen eğlenirken çocuklarına bakması için gelen ve para ödediğin bir kişi. | Open Subtitles | مربيه اطفال ؟ نعم , انت تعلم شخص ما تدفع له ليأتى وتشاهد أطفالك بينما انت تمرح |
| Hayır, Stu'nun öldüğü gece hani şu Capone'lar ile eğlenirken. | Open Subtitles | (كلاّ، أعني ليلة مقتل (ستوي (حينما كنت تمرح مع عائلة (كابون |
| Hey,hey, tümgün sen işte eğlenirken, | Open Subtitles | بينما كنتي بالعمل تمرحين |