| Yazı sonra kopya editörüne gider. Burada dikkatle incelenir. | Open Subtitles | ثمّ تذهب المقالة إلى محرّر النسخ حيث تفحص بدقّة مرة أخرى |
| Yazı kağıda geçtikten sonra, tekrar yazarın önüne gelir kopya editörüne gider, bir numaralı editöre geri gider iki numaralı editör'e gittikten sonra bilgi kontrolüne, sonra da yazara geri döner. | Open Subtitles | ثمّ يراجعها على الورقة ثمّ يعود إلى الكاتب وتعود إلى محرّر النسخ وتعود إلى المحرّر الأول والمحرّر الثاني يعود إلى تدقيق الحقيقة ويعود إلى الكاتب |
| Biz, tabir-i caizse, toplanan çeşitli kabile konseylerinden gelen temsilcileri inceledikten sonra, ki bu kabile konseyleri "Super Bowl partileri" olarak da bilinir, ertesi gün, birazdan bahsedeceğim email'i 40 gazete editörüne gönderdik. | TED | إذاً فقد إستطلعنا، اذا شئتم، الممثلين من عدة مجالس قبلية إلتقيناها، وأيضاً تُعرف بحفلات السوبر باول، أرسلنا رسالة البريد الإلكتروني الآتية ل 40 محرر صحيفة في اليوم التالي. |
| Bir meslektaşıma, New York Review editörüne gönderdim. | Open Subtitles | ارسلتها الى الجامعة و محرر "نيويورك ريفيو" |
| Vali Seymour'a, New York Daily News'un editörüne mi? | Open Subtitles | الحاكم سيمور , المحرر لجريدة نيويورك دايلي نيوز ؟ |
| Bir yerel gazete editörüne atların arasında salgın hastalık olduğunu yazdırdım. | Open Subtitles | دفعت لمحرر فى جريدة محلية كى يكتب عن مرض ينتشر بين الجياد |
| Bir yerel gazete editörüne atların arasında salgın hastalık olduğunu yazdırdım. | Open Subtitles | دفعت رئيس تحرير صحيفة محلية أن تكتب عن هذا المرض الذي ينتشر للخيول. |
| Bu makaleyi editörüne bizzat kendim vermek istedim. | Open Subtitles | أردت تسليم هذه المقالة شخصياً و يدوياً إلى محررك |
| Bu mektup Chicago Star-Herald'ın editörüne gönderildi. | Open Subtitles | هذه رسالةٌ إلى محرّر صحيفة "شيكاغو ستار هايرولد" |
| Papa'ya mektup gönderdim başbakana, Milan mahkemesine, "Akşam Postası" editörüne de. | Open Subtitles | (كتبت إلى (البابا رئيس الوزراء (محكمة (ميلان إلى محرّر (كورير ديلا سيرا ) |
| - Fotoğraf editörüne bakmıştım. | Open Subtitles | -أنا أبحث عن محرّر الصّور |
| Geçen hafta Ürdün Gazetesi Bilat'ın editörüne bir telefon röportajı vermişsin. | Open Subtitles | علمت أنك قمت بمقابلة هاتفية الأسبوع الماضي إلى محرر الصحيفة الأردنية (بيلات) |
| "Uluslararası Matematik Topluluğu dergisinin editörüne..." | Open Subtitles | "إلى محرر صحيفة الجمعية الدولية للرياضيات..." |
| - SBY'nin yeni kurgu editörüne. | Open Subtitles | -نخب محرر روايات الشركه الجديد |
| - Seni editörüne şikâyet etmeyi planlıyorum. | Open Subtitles | لكني لا أصدقه أستطيع أن أكون المحرر |
| - Seni editörüne şikâyet etmeyi planlıyorum. | Open Subtitles | لكني لا أصدقه أستطيع أن أكون المحرر |
| Sanırım Alette'in editörüne doğru dürüst kıyafet alması için 20 dolar gönderip işini alıp başına çalmasını söyledim. | Open Subtitles | أعتقد أنني قد أرسلت لمحرر مجلة (آلت) عشرون دولاراً ليقوم بشراء ملابس محتشمة له ويلصق وظيفته بأسفل ظهره |
| Sanırım az önce Alette dergisinin editörüne 20 dolar gönderip kendine düzgün kıyafetler almasını ve işi de kıçına sokmasını söyledim. | Open Subtitles | أعتقد أنني قد أرسلت لمحرر مجلة (آلت) عشرون دولاراً ليقوم بشراء ملابس محتشمة له ويلصق وظيفته بأسفل ظهره |
| Yapıyordum da. Ben'in editörüne ziyarete gittim. | Open Subtitles | فعلت، فقد قمت بزيارة لمحرر (بين) |
| Evet, elimde kendimi, Manhatter dergisinin editörüne tanıtacak bir mektup var. | Open Subtitles | أجل. لدي خطاب توصية موجه إلى رئيس تحرير مجلة "مانهاتر" |
| New England Courant editörüne yazılan mektupların taranmış halleri. | Open Subtitles | هذه صور رقمية من رسائل إلى رئيس تحرير جريدة (نيو إنغلاند كورانت). |