| Takım Elbiseli Adam uyanırsa, onu sakin tutmaya çalış, ama şarapnel parçasını çıkarmasına izin verme.Anladın mı? | Open Subtitles | إن استيقظ الرجل ذو السترة، فحاول تهدئته لكن لا تدعه ينزع القذيفة، أفهمت؟ |
| 6468 numaralı kasaya bir dakika önce erişilmiş. Biraz önce çıktı. Parlak renk takım Elbiseli Adam. | Open Subtitles | ـ لقد تم السماح بالدخول للرقم 6468 منذ دقيقة ـ لقد رحل للتو ، إنه الرجل ذو الحقيبة الفضية |
| Hayır, takım Elbiseli Adam her şeyi çözmedi fakat elinde silah olan adamın takım elbiseli adamın ne yapmaya çalıştığını anlaması lazım, tamam mı? | Open Subtitles | كلا, الرجل ذو البدلة لم يكتشف كل الأمور ولكن على الرجل ذو المسدس أن يفهم ماذا يحال ذو البدلة أن ينجز هنا, حسنٌ؟ |
| Hoşuma gitmese de takım Elbiseli Adam doğru söylüyor. | Open Subtitles | أكره أن أعترف بهذا ، لكن الرجل ذي البذة محق |
| Bu işte Takım Elbiseli Adam'ın parmağı var. | Open Subtitles | واضح للغاية أن الأمر من تدبير (الرجل ذي البدلة) |
| - Takım Elbiseli Adam. Onu hala yakalamak istiyor musun? | Open Subtitles | الرجل ذو البدلة، ألا تزالين تودّين القبض عليه؟ |
| Sığınacak bir yerimiz yok. Takım Elbiseli Adam olamazsın. Artık bir polissin. | Open Subtitles | لمْ يعد هُناك ملاذ آمن، فلا يُمكنك أن تكون الرجل ذو البدلة، فأنت شُرطيّ الآن، وأنا أستاذ. |
| Artık emeklilik planlarımı biliyorsun. Peki Takım Elbiseli Adam takımını astıktan sonra ne yapacak? | Open Subtitles | بما أنّك تعرف الآن جميع خُطط تقاعدي، فما الذي يخطط الرجل ذو البدلة لفعله بعدما يُعلّق البدلة؟ |
| Takım Elbiseli Adam her şeyi çözdü mü yani? | Open Subtitles | الرجل ذو البدلة إكتشف كل الأمور؟ |
| Peşinde olduğu şeyin takım Elbiseli Adam olduğunu biliyorum. | Open Subtitles | أعرف كلّ شيءٍ عن مُطاردة "الرجل ذو البدلة". |
| Dedikodulara göre yeraltı dünyasının en seçkin suikastçisi sözüm ona bir "Takım Elbiseli Adam" tarafından ortadan kaldırılmış. | Open Subtitles | الإشاعات إنتشرت أن أفضل القاتلين المأجورين تم قتله بواسطة من يطلقون عليه "الرجل ذو البدلة" |
| - Hey, takım Elbiseli Adam. | Open Subtitles | -مرحباً, إنه الرجل ذو البدلة -مرحباً |
| Takım Elbiseli Adam. | Open Subtitles | الرجل ذو البدلة.. |
| Ona yardım etmek için kendinizi ifşa ettiğinizde sizin takım Elbiseli Adam olduğunuzu anlayacaktır. | Open Subtitles | {\pos(192,225)} وعندما تخرج من الظل لمُساعدتها، فإنّها ستعرف أنّك الرجل ذو البدلة. |
| Takım Elbiseli Adam geldi, Laskey ve adamlarımızın icabına baktı sonra da sâhtekar ve kız arkadaşıyla birlikte gittiler. | Open Subtitles | الرجل ذو البدلة ظهر وقضى على (لاسكي) ورجالنا، ثم رحل ومعه النصاب وفتاته |
| Dinle, şu insanlara yardım eden adam Takım Elbiseli Adam var ya. | Open Subtitles | اسمع، (حارس القانون) ذاك الذي سمعتُ عنه (الرجل ذو البدلة)؟ |
| "Gri takım Elbiseli Adam" | Open Subtitles | "الرجل ذو البدلة الصوفية الرمادية" |
| Polisleri deli etmişti ama. Ona Takım Elbiseli Adam diyorlardı. | Open Subtitles | برغم ذلك كان يثير جنون الشرطة أطلقوا عليه اسم (الرجل ذي البدلة) |
| Takım Elbiseli Adam ortadan kaybolduğu için. | Open Subtitles | السبب في كل هذا كان غياب (الرجل ذي البدلة) |
| Takım Elbiseli Adam'la ilgili bilgi var. | Open Subtitles | لديّ معلومة عن (الرجل ذي البدلة) |