| Öncelikle, ırkçılık çağrıştıran tüm çikolataları eledik, bunların arasında, tüm acılı çikolatalar var. | Open Subtitles | أولا.. استبعدنا كل الحلويات التي قد تدل على بعد عنصري.. والتي من ضمنها |
| Hastada herhangi bir deri semptomu yok ve çoktan kanser olasılığını da eledik. | Open Subtitles | مريضنا ليست لديه أية أعراض جلدية و استبعدنا السرطان بالفعل |
| Ailesini, hayat kadınlarını rokayı eledik. | Open Subtitles | لقد استبعدنا الأبوين و العاهرات و الحشيش |
| Felç olasılığını eledik ama hastanelerin yarısı kazaların nasıl olduğunu bile bildiremiyor. | Open Subtitles | لقد استثنينا السكتة ونصف المستشفيات لا تقول كيف حصل الحادث |
| Tamam, çok güzel. Beş kişiyi eledik. İyi gidiyoruz. | Open Subtitles | حسناً, هذا جيد أقصينا خمسة, ونحن بأستمرار |
| Hasta hamile, preeklamsi olabilir. Bunu daha önce eledik. | Open Subtitles | المريضة حامل ربما تكون مشكلة بالحمل ، استبعدنا من قبل |
| PMR ya da pan-hypo pit değil, tümör olasılığını da eledik. | Open Subtitles | السبب ليس ألم عضلات روماتزمي أو خلل في الغدة الدرقية وقد استبعدنا بالفعل وجود ورم خبيث |
| Tıbbi açıdan, seks ve yurt dışı seyahatini eledik. | Open Subtitles | على الصعيد الطبيّ، استبعدنا الجنس والسفر للخارج |
| Enfeksiyonu, ses telleri hasarını ve felci eledik. | Open Subtitles | استبعدنا العدوى وتضرّر الأحبال الصوتيّة والسكتة |
| Ortak ihtimalini eledik ama kesin olarak değil. | Open Subtitles | لقد استبعدنا وجود شريك لكن ليس بشكل قاطع |
| Gereken fiziksel güce bakıp o ihtimali eledik. | Open Subtitles | لا، لقد استبعدنا ذلك تماماً بسبب تحليل القوة المطلوبة |
| sorusunun cevabını vermiyor. Kanser ve MS'i eledik. | Open Subtitles | استبعدنا السرطان و تصلب الأنسجة |
| Özetleyelim. Tüm olasılıkları eledik. | Open Subtitles | لنعيد ترتيب الأحداث استبعدنا كل شئ |
| Bize iki artı iki kaç eder diye sordun dört dışında tüm rakamları eledik. | Open Subtitles | سألتنا ما مجموع 2 + 2 استبعدنا كل الأرقام عدا أربعة |
| Baygınlığın tüm genel sebeplerini eledik: | Open Subtitles | استبعدنا كلّ الأسباب المعتادة للإغماء |
| Diğer tüm seçenekleri eledik. | Open Subtitles | لقد استبعدنا جميع الخيارات المتبقية |
| Cüzdanı cebinde olduğu için hırsızlığı eledik. | Open Subtitles | ومازلت محفظته معه، لذلك استبعدنا السرقة |
| Kahverengi idrar için olabilecek her ihtimali eledik. | Open Subtitles | لقد استثنينا كلَّ سببٍ ممكنٍ للبول البنّي |
| Madem idrarı kahverengileştirecek her ihtimali eledik ya sadece kahverengi görünüyorsa? | Open Subtitles | إن كنّا استثنينا كلّ ما يجعل البولَ بنّياً فماذا لو كانَ "يبدو" بنّياً؟ |
| Bize verdiğin 5 tabaka kriterine... dayanarak şimdiye kadar 90 bina eledik. | Open Subtitles | لقد أقصينا 90 مبناً حتى الآن بناءَ على معايير الطبقات الخمس التي منحتنا إياها |
| HIV, diyabet ve diğer endokrin bozuklukları eledik. | Open Subtitles | لقد نفينا نقص المناعة و السكر و أي خلل بالهرمونات |
| Menenjit ve ansefaliti eledik. | Open Subtitles | إذاً، لقد إستبعدنا الإصابةِ بكلاً من إلتهاب السحايا وإلتهاب الدماغ |