| Emirlerimiz tüm hedefleri ortadan kaldırmak ve virüsün her damlasını yok etmek. | Open Subtitles | أوامرنا هي القضاء على جميع الأهداف وتدمير ذلك الفيروس حتى آخر قطرة |
| Emirlerimiz şimdilik olduğumuz yerde kalmak. | Open Subtitles | أوامرنا هي البقاء بلا حراك في الوقت الحالي |
| Bu Emirlerimiz arasında yok. Bizim görevimiz seni izlemek. | Open Subtitles | هذه ليست أوامرنا أوامرنا هيّ مراقبتك وتأمينك |
| - Görevimiz o değil. - Emirlerimiz farklı. Burada daha-- | Open Subtitles | لا , هذه ليست المُهمة لدينا أوامر , نحن أقوياء |
| Çünkü komutandan direkt Emirlerimiz var, bu yüzden. | Open Subtitles | لأن لدينا أوامر مباشرة من المدير, هذا هو السبب |
| Elimizde Emirlerimiz var ve bu emirler geçerli bir fırlatmayı yapmamız üzerine. | Open Subtitles | لدينا الأوامر ، و هي خاصة بإطلاق الصواريخ |
| Bu Emirlerimiz arasında yok. Bizim görevimiz seni izlemek. | Open Subtitles | هذه ليست أوامرنا أوامرنا هيّ مراقبتك وتأمينك |
| Emirlerimiz tutukluyu FBI'ın arka girişine bırakmak. | Open Subtitles | أوامرنا هي بتسليم السجين إلى المكتب الفدرالي |
| Sağolun ki burdasınız..Emirlerimiz saldırmak ve almak | Open Subtitles | بفضلكم ، الألمان على وشك الهزيمة . أوامرنا أن نحافظ على هذا الموقع . و توقعاتنا أن هناك هجوم مضاد |
| Tatlım, Emirlerimiz seni buraya getirmekti, yani işimiz bitti. | Open Subtitles | ياجميلة.. أوامرنا كانت أن نحضركِ إلى هنا، وقد أتممنا تلك المهمّة |
| Emirlerimiz nesneyi durdurmak, incelemek ve gerekeni yapmak. | Open Subtitles | ... أوامرنا أن نعترض نحقق .. و نتخذ الفعل الذي نراه مناسباً |
| Emirlerimiz, onları orada tutuyor. | Open Subtitles | و كانت أوامرنا أن نبقيهم حيث هم |
| Emirlerimiz, onu alıp buluşma yerine götürmek. | Open Subtitles | تقضي أوامرنا بإقلاله وأخذه إلى الملتقى |
| - Bunlar bizim Emirlerimiz değil Sayın Başkan. | Open Subtitles | هذه ليست أوامرنا يا سيدي الرئيس |
| Emirlerimiz var. | Open Subtitles | لدينا أوامرنا ، سنطلق النار عليك |
| Emirlerimiz kesin. Ya bizimle gelirsiniz ya da zorla götürürüz. | Open Subtitles | لدينا أوامر محددة أتيت معنا و ستغادر معنا |
| O kapıdan çıktığımızda resmi Emirlerimiz, yaptırımlarımız, korumamız, gizli kimliğimiz olmayacak. | Open Subtitles | عندما نخرج من من تلك الأبواب لن تكن لدينا أوامر رسمية لا عقوبات رسمية لا حماية، لا تغطية |
| Etkileşime geçmememiz konusunda kesin Emirlerimiz var. Üzgünüm. | Open Subtitles | كانت لدينا أوامر صارمة بعدم الانخراط أنا آسف |
| Haklı olabilirsin ama Emirlerimiz böyle. | Open Subtitles | قد يكون على حق، ولكن لدينا لدينا أوامر. |
| Emirlerimiz çok basitti: Mümkün olan her yerde sorun çıkartmak. | Open Subtitles | الأوامر كانت بسيطة أصنع المشاكل حيثما تستطيع |
| - Efendim saygım sonsuz ama Emirlerimiz eve dönmek için savaşmak değil. | Open Subtitles | إن الأوامر هي أن نعود إلى الوطن لا أن نشارك في أي معركة |
| Korkarım bizim de Emirlerimiz var, Binbaşı. | Open Subtitles | أنا أيضاً أتلقى الأوامر أيها الرائد |