| Gübre endüstrisinde üretimi gerçekleştirilmektedir; Kimyasal madde endüstrisinde de üretilmektedir. | TED | أنه ينتج في صناعة الأسمدة ؛ وفي صناعة المواد الكيميائية. |
| Ve ben bununla ilgili çok heyecanlıyım, çünkü üzerinde çalıştığımız şeylerden biri, gıda endüstrisinde mevcut olan teknolojileri, geleneksel ürünlere için mevcut hale gelecek şekilde dönüştürmek. | TED | وأنا جداً متحمسة أن أخبركم بهذا، لأن أحد الأشياء التي كنا نعمل عليها هو أن نحول التقنيات المتوفرة بغزارة في صناعة الغذاء لتصبح متوفرة للمحاصيل التقليدية. |
| Siz de takdir edersiniz ki, bu hem araştırma ve inşaat alanında hem de gerçekliği yakalama endüstrisinde köklü bir değişimdir. | TED | لذلك، حسبما يمكن أن تتخيل، كان هذا تحولا منهجيا في المسح والإنشاء كذلك في صناعة التقاط الواقع. |
| Çünkü bu mükemmel zekâyı aldınız ve NSA'de bir kod-kırıcı iken ekonomi endüstrisinde de bir kod-kırıcı hâline gelmeye başladınız. | TED | لأنك تملك هذا العقل المدهش وكنت مخترق شفرات في وكالة الأمن القومي، بدأت تصبح مخترق شفرات في الصناعة المالية. |
| Tütün endüstrisinde olduğu gibi hayvancılık endüstrisinde de bu şirketlerin çıkarları ürünlerinin etkilerinin ve bunların tüketiminin doğurduğu risklerin toplum tarafından bilinmemesini gerektiriyor. | Open Subtitles | بصناعة المواشي، كما بصناعة التبغ، لدى هذه الشركات مصلحة بأن تحرص على أن لا تصل المعلومات للعامة |
| - Bartok endüstrisinde bir görev almanı istiyorum. | Open Subtitles | أريد منك أن تنظر في اتخاذ موقف هنا في صناعات بارتوك. |
| Gıda endüstrisinde çok uzun zamandır bir yemek yapmak için, sadece tek yol olduğuna dair bir kanı vardı, tek mükemmel yol. | TED | للفترة الأطول في مجال صناعة الأغذية, كان هناك شعور أن هناك طريقة واحدة, طريقة مثلى, لإعداد طبق. |
| Güneş teknolojisi endüstrisinde çalışıyorum. | TED | أنا أعمل في صناعة تكنولوجيا الطاقة الشمسية. |
| Fakat, daha ayrıntılı baktığımızda tütün endüstrisinde büyük bir sallantı olmadığı sürece 17 hedeften 13'üne ulaşamayacağız. | TED | ومع ذلك، انظروا بعمق قليلًا، وستجدوا أن 13 من أصل 17 هدفًا لا يمكن تحقيقهم ما لم يكن هناك هزة كبرى في صناعة التبغ. |
| - Slate ve Şirketi... inşaat endüstrisinde devrim yaratacak... hem de basit, düşük maliyetli, modüler ev tasarımlarıyla. | Open Subtitles | سوف تحدث ثورة في صناعة البناء من خلال توفير بسيط ذو تكلفة منخفضة وحدات سكنية نموذجية |
| Yine de, onu ilginç bulabilirler, ne de olsa film endüstrisinde. | Open Subtitles | ما زال، هم قَد يَجدونه مثير، لكونه في صناعة الأفلام |
| Porno film endüstrisinde Koca Johnny olarak bilinen Holmes binden fazla porno filmde rol aldı. | Open Subtitles | هولمز معروف في صناعة سينما الكبار باسم جوني واد و قد لعب دور البطولة في اكثر من الف فيلم اباحي |
| Sağlık sigortası endüstrisinde vicdanı olan biri vardı. | Open Subtitles | كان هناك شخص واحد في صناعة الرعاية الصحية الذي كان عنده ضمير |
| Yinelemek gerekirse, otomobil endüstrisinde 20 yılı aşkın süre çalıştınız ve bu süreçte şirkette yıllarca yöneticilik yaptınız değil mi? | Open Subtitles | لتصنعها، عملت في صناعة السيارات لآكثر من 20 سنة وكنت المدير التنفيذي في الشركة فـي بعض هـذه السنوات صحيح؟ |
| Tekstil endüstrisinde ipek elde edilirken çoğu ipekböceği kozasında sıcaktan kaynayarak ölür. | TED | غالبا ما يغلى دود القز حتى الموت داخل شرنقتهن، ينتج الحرير ويستخدم في الصناعة. |
| Müzik endüstrisinde ilk işim. | Open Subtitles | طمرة نيسون مساعد ظيفتي الأولى في هذه الصناعة. |
| Kağıt endüstrisinde buna buna "beyaz balina" dememizin bir sebebi var. | Open Subtitles | هناك سبب لوجودنا في اوراق الصناعة اطلق عليها الحوت الابيض |
| İnşaat endüstrisinde bağlantıları var. | Open Subtitles | لديها إتصالات بصناعة وتشيد المباني |
| Porno endüstrisinde olan kardeşlerimi geride bırakamam. | Open Subtitles | rlm; لا يمكنني التخلي عن أخوتي بصناعة الإباحية. |
| Peki Carmichael endüstrisinde, eski bir albay ve sıska bir CEO'dan başka ne var? | Open Subtitles | "وماذا لدي صناعات "كارمايكل أكثر من عقيد سابق ورئيس مجلس إداره بأسلحه صغيرة |
| Biz Hudsucker endüstrisinde yerde sürünmüyoruz! | Open Subtitles | نحن لا نحبي هنا في صناعات "هدسكرز" |
| Thomas Edison film endüstrisinde öncüydü, kamera teknolojisinde de. | TED | كان توماس إديسون رائدًا في مجال صناعة الأفلام، كما في مجال تقنيات التصوير. |
| Bu birleşme sağlık endüstrisinde yapılan en büyük şirket evliliği olarak biliniyor. | Open Subtitles | ويعد ذلك أكبر إندماج في عالم صناعة الأدوية وصرح بوب توماس رئيس المجلس |