| Biliyorum, ama bitmesi yaklaşık 9 saat sürüyor, ve fanın sesi beni deli ediyor. | Open Subtitles | أعلم هذا لكنها تأخذ 9 ساعات للإنهاء وصوت المروحة يثير أعصابي |
| Brick'in civcivi Axl'a göre daha iyi kararlar veriyor ve bir saatini fanın etrafında dönerek geçiriyor. | Open Subtitles | وهي قضت ساعة محاولة أن تذهب إلى المروحة . لا تحاول أن تضحكني , انا قلقة . |
| Bu fanın ağırlığı 544kg. | Open Subtitles | -تزن هذه المروحة 544 كغ . |
| Birinci hatta, Bainbridge'den bir arakçı, ikinci hatta bir numaralı fanın var. | Open Subtitles | على الخط الأول سارقة محلات، والخط الثاني معجبتك الأولى - ?"? |
| "Ödül gecesinde olacağım ve seni izleyeceğim. Bir numaralı fanın, Kari." | Open Subtitles | سأكون في الحفل اليوم وسأبحث عنك، معجبتك الأولى كاري" |
| Tek fanın 'Otobüs çocuğu' değil. | Open Subtitles | من الواضح أن النادل ليس . معجبك الوحيد يا عزيزتي |
| - Tek fanın "Otobüs çocuğu" değilmiş. | Open Subtitles | - النادل ليس معجبك الوحيد . |
| Ben senin küçük bir fanın ya da çömezin .ya da benim hakkımda her ne düşündüysen, o değilim. | Open Subtitles | أنا لست من معجبيك ولا مجانينك... ولا أي شيء تظنه عني |
| Ama bana BF diyebilirsin. Büyük fanın. | Open Subtitles | ولكن يمكنك منادتي بـ (بي اف)، اختصار لـ "بيغيست فان=أكبر معجبيك". |