| Civar mahalin camları sallanmaya başlamış fakat kendisi, merkez üssünde bulunduğundan olup bitenleri laboratuvarına birkaç polis gelene kadar fark etmemişti. | Open Subtitles | والنوافذ بدأت تهتز في المنطقه وهو , في مركز الزلزال لم يلاحظ اي شئ حتي اتي احد افراد الشرطه يطرق بابه |
| Hiç kimse, Aditi'nin mutlu görünmek için kendini zorladığını fark etmemişti. | Open Subtitles | ولكن مع كل هذه السعادة لم يلاحظ احد كيف كانت اديتي تحاول ان تكون سعيدة؟ |
| Önceleri beni hiç fark etmemişti. | Open Subtitles | لكنه لم يلاحظ وجودي أبداً في بادئ الأمر. |
| Onu vurduğumda, yokluğunu ...Robert da fark etmemişti. | Open Subtitles | لم يلحظ "روبرت" أنه كان مفقوداً أيضاً. عندما أطلقت النار عليه. |
| Neden bunu daha önce kimse fark etmemişti? | Open Subtitles | لماذا لم يلحظ أي أحد ذلك مُسبقاً؟ |
| Daha önce kimse bunu fark etmemişti. | Open Subtitles | لديكِ صرخة رهيبة لم يلاحظ احد ذلك من قبل |
| Sekiz ay boyunca çamaşırhanede evcil bir kurbağam vardı ve hiç kimse fark etmemişti. | Open Subtitles | احتفظت بضفدع أليف في الغسيل لثماني أشهر ولم يلاحظ احداً ابداً |
| Hellcat'te, Hank J. Hammondberger... bağlantı veya montaj kalitesini fark etmemişti bile. | Open Subtitles | في هلكت، هانك J Hammondberger لم يلاحظ نوعية التركيبات والتجهيزات. |
| Randy, çok ümit bağlamıştı, ama maalesef T.R. o kadar iyi oynuyordu ki bizi fark etmemişti bile. | Open Subtitles | كانت آمال (راندي) كبيرة لكن للأسف كان (تي آر) يستمتع بلعبته لدرجة أنّه لَم يلاحظ ما نفعله أبداً |
| Deliği fark etmemişti bile. | Open Subtitles | ولم يلاحظ الحفرة حتى |
| -Daha önce kimse fark etmemişti. | Open Subtitles | -لم يلاحظ أحد هذا من قبل |
| Ne söylediğinizi hiç anlamıyorum. Peder Leary yanlış bir şey fark etmemişti. | Open Subtitles | ليس لدي فكرة عما تقول, الأب (ليري) لم يلحظ أي نقص |
| Neden bunu daha önce kimse fark etmemişti? | Open Subtitles | لماذا لم يلحظ أحداً ذلك قبله؟ |