| Evet, ama feminen tarafımla zaten yeterince ilgilendiğimi sanıyorum. Teşekkürler. | Open Subtitles | أجل, لكنني استخدمت جانبي الأنثوي بما يكفي اليوم |
| Bak ben daha çok... Daha çok, doğamın getirdiği feminen tarafıma bir dokunuş için çabalıyorum. | Open Subtitles | في الحقيقة أنا أحاول أن ألمس جانبي الأنثوي |
| Şuna da bakın, feminen halini de gördük sonunda. | Open Subtitles | استمع لنفسك, وأنت على اتصال مع جانبك الأنثوي |
| Lily'nin hayatında her zaman feminen bir etki olmasına gayret ettik. | Open Subtitles | لطالما حاولنا أن نحرص على وجود تأثير أنثوي بحياة ليلي |
| Lily'nin hayatinda her zaman feminen bir etki olmasina gayret ettik. | Open Subtitles | وجود تأثير أنثوي بحياة ليلي |
| Bilirsin, feminen tarafıma bir dokunuş gibi. | Open Subtitles | ويضعني في اتصال مع جانبي الأنثوي |
| Biraz feminen olduğu doğru. | Open Subtitles | يغلب على "الجاكيت" الطابع الأنثوي بعض الشيء |
| Durma, feminen yanınla bağlantı kur. | Open Subtitles | هيا ، فلتتواصل مع جانبك الأنثوي |
| feminen güzelliği. | TED | الجمال الأنثوي. |
| Ted, dudaklarının kadın gibi olmasının dezavantajı da feminen şekilde dudak büzüşlerinin gerçek duygularını ortaya çıkarması. | Open Subtitles | تيد ) ما يُعيب أن يكون لكَ فم امرأة ) هو أن ذلك الاستياء الأنثوي الذي يرتسم عليه يفضح مشاعرك الحقيقية |
| ve feminen olursa olsun. | Open Subtitles | و أنثوي و محرج |