| Ve filmin gerçek hayata sıçramasının harika bir fikir olacağını düşündüler. | Open Subtitles | واعتقدا أنها ستكون فكرة جيدة إذا جعلنا الفيلم بطريقة الحياة الحقيقية |
| Biz de sizi rahatlatmaya çalışmanın iyi bir fikir olacağını düşündük. | Open Subtitles | لذلك اعتقدنا أنها ستكون فكرة جيدة في أن نساعدك لكي تستريح |
| Hayır ama uzak durmanın iyi bir fikir olacağını düşündüm. | Open Subtitles | كلا، ولكن ستكون فكرة طيبة إن بقوا بعيدا عن الأمر |
| İşte bu yüzden buraya gelmenin iyi bir fikir olacağını düşündüm. | Open Subtitles | لهذا رأيت أنها فكرة جيدة أن تأتي إلى هنا |
| Bu yüzden önümüzdeki hafta iyi bir fikir olacağını düşündük. | Open Subtitles | هكذا كنا نظن أنه سيكون فكرة جيدة، الأسبوع المقبل، |
| arka bahçede kutlamanın harika... bir fikir olacağını düşündük. | Open Subtitles | أنها ستكون فكرة رائعة لو أنه في هذه السنة قمنا بالاحتفال بذكرانا في الحديقة الخلفية |
| Kılık değiştirmemizin iyi bir fikir olacağını düşünmüştüm. | Open Subtitles | لذلك ,اعتقدت أنها ستكون فكرة جيدة اذا أخفينا أنفسنا |
| Kathy pozisyonlarımızı satmanın iyi bir fikir olacağını düşünüyor. | Open Subtitles | كاثي تظن أنها ستكون فكرة جيدة لو أننا قمنا ببيع انقاصاتنا |
| Bu sene Şükran Günü'ne bir kaç kişiyi çağırmanın iyi fikir olacağını düşünmüştüm. | Open Subtitles | أعتقدت بأنه ستكون فكرة جيدة لدعوة بعض الناس لعيد الشكر لهذه السنة |
| Bu sabah kafamı çarptım ve Henry kafama baktırmamın iyi bir fikir olacağını düşündü. | Open Subtitles | وهنري اعتقد بأنها ستكون فكرة جيدة اذا ما نظرت اليها |
| Otele dönmemizin iyi bir fikir olacağını düşünüyorum. | Open Subtitles | بالرغم من كل شيء . أعتقد انها ستكون فكرة جيدة ان نعود الى الفندق |
| Bundan dolayı beni eğer sen gidersen Daha iyi bir fikir olacağını düşündüm. | Open Subtitles | لذا اعتقدت انها ستكون فكرة افضل اذا ذهبت انت هاي .. |
| - Pekala, Ona bunun harika bir fikir olacağını söylemiştim. | Open Subtitles | -حسناً، أخبرتُها أنّي أظنّ أنّها ستكون فكرة سديدة -يا للعجب. |
| Etrafı tanımamız için bize tur attırmanın iyi bir fikir olacağını söyledi. | Open Subtitles | اعتقد أنّها ستكون فكرة جيدة أن يأخذنا في جولة حتى نعتاد على المكان |
| Bir süredir annenle konuşmadık, o yüzden yeniden konuşmanın iyi bir fikir olacağını düşündüm. | Open Subtitles | نحن لم نتحدث مع والدتك منذ فترة لذا ظننت انها ستكون فكرة جيدة لو فعلنا هذا مجددا |
| Yarınki kasaba toplantısından önce bir araya gelmenin ikimiz içinde iyi bir fikir olacağını düşündüm. | Open Subtitles | فكرت انها ستكون فكرة رائعة بأن نجلس معاً قبل اجتماع البلدة غداً لكي نتعرف على بعضاً البعض |
| Bir araca el koymanın iyi fikir olacağını düşündüm. | Open Subtitles | ظننتُ أنّها ستكون فكرة سديدة لمُصادرة سيّارة. |
| Kanalı değiştirmenin iyi fikir olacağını düşündüm. | Open Subtitles | لقد كدت أن أنام لقد اعتقدت أنها ستكون فكرة جيدة فيما لو قمت بتغيير الإذاعة |
| Eski karımla bunun iyi bir fikir olacağını düşünmüştük ama birbimizden uzaklaşmamızı sağladı. | Open Subtitles | أنا وزوجتي السابقة ظننا أنها فكرة جيدة لكنه قادنا إلى الانفصال |
| Büyüdüğüm yerde bi kaç hafta geçirmenin iyi bi fikir olacağını söyledi. | Open Subtitles | قرر أنها فكرة جيدة أعود بعد عدة أسابيع لإدارة الحانة |
| Ona senin stüdyonu göstermenin harika bir fikir olacağını düşünüyorum, canım. | Open Subtitles | أظن أنها فكرة رائعة بأن تريها معملك ياعزيزي |
| Af kurulu mahkemesi bu çarşamba ve avukatı sizin de orada olmanızın iyi bir fikir olacağını düşünüyor. | Open Subtitles | -جلسة التماسة أمام لجنة العفو ستتم هذا الاربعاء -ويظن محامية بأن وجودك سيكون فكرة جيدة |