| Fotoğraf için sağ ol. Fotoğraf için sağ olasın. | Open Subtitles | شكراً على الصورة شكراً على الصورة |
| Fotoğraf için özür dilerim. | Open Subtitles | أنا آسف على الصورة |
| Bu kadar yolu bir Fotoğraf için gelecek haliniz yok ya. İki yıl boyunca, Hanna'nın avukatıydım. | Open Subtitles | لن تتكبد عناء كل هذه الرحلة من أجل صورة فقط |
| Lütfen herkes Fotoğraf için toplansın. | Open Subtitles | من فضل الجميع أن يتجمعوا من أجل صورة عائلة |
| Fotoğraf için takipteyim. | Open Subtitles | يجب أن تتحرك للحصول على صورة لتحديد هوية الخصم |
| İstediğine karar ver, ben de Fotoğraf için hazırlık yapayım. | Open Subtitles | انصت أيّها القويّ، عليّ الذهاب للإستعداد لأجل الصورة. |
| Halkla ilişkiler görevlisi Fotoğraf için kutuyu açmıştı. | Open Subtitles | فتحت مديرة العلاقات العامة الصناديق لالتقاط الصور |
| - Fotoğraf için sağ ol. Sahil güzel. | Open Subtitles | أسمعي,شكرا لتلك الصورة التي أرسلتيها, شاطيء بهيج! |
| Bu akşamki Fotoğraf için yüzüne biraz renk gelmesi lazım. | Open Subtitles | أعتقد بأنه بحاجة للألوان قليلاً لأجل التصوير بالمساء |
| - Hatırlarsanız, Makbet'in şatosuna yeni varmışlardı. - Fotoğraf için sağ ol. | Open Subtitles | شكراً على الصورة |
| Fotoğraf için teşekkürler. | Open Subtitles | يا (كاسل) شكراً لكَ على الصورة |
| Fotoğraf için teşekkürler Mel. | Open Subtitles | شكراً على الصورة يا (ميل) |
| Bir Fotoğraf için onu çalmalıyım. | Open Subtitles | أنا فقط بحاجة لسرقتها من أجل صورة واحدة. |
| Bir Fotoğraf için kovmak mı | Open Subtitles | مطرود من أجل صورة ملتقطة |
| Ben aslında buraya Fotoğraf için gelmedim. | Open Subtitles | في الواقع أنا لست هنا للحصول على صورة |
| Ben aslında buraya Fotoğraf için gelmedim. | Open Subtitles | في الواقع أنا لست هنا للحصول على صورة |
| Ailedeki diğer herkesi Fotoğraf için buraya alabilir miyim? | Open Subtitles | والأن هل يمكن لقية العائلة الإنضمام هنا لأجل الصورة |
| Hayır, hayır. Fotoğraf için gelmedim. | Open Subtitles | لا ، لا ،لا أنا لست هنا لأجل الصورة |
| Bu Fotoğraf için yaptığınız küçük dostça ziyaretiniz karargahın fikri miydi? | Open Subtitles | اذا لم تقتحوا الباب فسنكون مضرين لكسره -هل هذه فكره القياده عن زيارتى الوديه البسيطه لالتقاط الصور ؟ -اجل |
| -Ve Fotoğraf için poz verir. | Open Subtitles | ويتموضع لالتقاط الصور |
| Fotoğraf için planımız yoktu. | Open Subtitles | لم يكن لدينا خطة لتلك الصورة |
| Bu akşamki Fotoğraf için Lily'ye Alex'in tişörtlerinden birini giydirsek nasıl olur? | Open Subtitles | لم لا نجعل (ليلي) ترتدي إحدى ملابس (أليكس) لأجل التصوير مساءً |