| Maden kapanacak ve Taggert'da içine gömülecek. | Open Subtitles | أريد المنجم يغلق وأريد تاجرت يدفن بداخله |
| Yoksa da kardeşin halk mezarlığına gömülecek. | Open Subtitles | إذاً كنت لا تملكين بالفعل، أخوك سوف يدفن في مقبرة عمومية. |
| Hanımefendi. Windsor'daki St. George Şapeli'nde gömülecek. | Open Subtitles | سيدتي سيدفن في كنيسة القديس جورج في ويندسور |
| Etrafında ağaçlar ve çiçekler olan yeşil ve güzel bir yere gömülecek. | Open Subtitles | سيتم دفنها حيث الأشجار الخضراء والزهور في كل مكان |
| Çünkü o, mezarlıktaki son yere gömülecek, | Open Subtitles | لانها سوف تدفن في آخر قبر في المقبرة مع... |
| Ona artık ihtiyacım olmadığında gömülecek. Daha önce değil. | Open Subtitles | ستدفن حين أستنفد أغراضي منها ولم يأت الوقت |
| 15 dakika sonra oraya başka birisi gömülecek" diye cevap verir. | Open Subtitles | "هل أنتم مجانين؟" سيدفنون شخصاً هنا بعد 15 دقيقة من الان |
| Eskilerin şehirleri gibi gömülecek. | Open Subtitles | سأدفن مثل المُدن القديمة |
| Bu iş daha baştan boka batmıştı ve bunun nedenini söyleyebilecek olan kişi yarın gömülecek. | Open Subtitles | الأمور كانت فاشلة من البداية، والشخص الوحيد الذي يستطيع في الواقع معرفة السبب سيُدفن غدا |
| Canlı canlı gömülecek! | Open Subtitles | سوف يدفنوها حية |
| Eğer kuşatma biraz daha uzarsa, korkarım ki, Majesteleri'nin ordusunun büyük bir kısmı,... ..yakında Boulogne meydanlarına gömülecek. | Open Subtitles | إذا كان ينبغي مواصلة الحصار لفترة أطول أخشى قريبا على جزء كبير من جيش جلالتكم أن يدفن في حقول بولوني |
| Onu hiç kimse suçlayamaz Potter'a gömülecek. | Open Subtitles | حسناً, اذا لم يطالب احد بجثته, سوف يدفن في حقل الخزاف. |
| Biri zaten kasabada. Ben ödülümü aldıktan sonra gömülecek. | Open Subtitles | هنالك اخر ينتظر ان يدفن, حالما يدفع لي. |
| Sikiştiğin iki adamdan hangisi yanına gömülecek merak ediyorum. | Open Subtitles | أتساءل أي الرجلين اللذان ضاجعتِهما سيدفن بجانبكِ! |
| Mavi takım elbiseyle gömülecek. | Open Subtitles | سيدفن بحلة زرقاء |
| Benedict Doonan adıyla gömülecek. | Open Subtitles | سيدفن تحت اسم بنيديكت دونن. |
| Etrafında ağaçlar ve çiçekler olan yeşil ve güzel bir yere gömülecek. | Open Subtitles | سيتم دفنها حيث الأشجار الخضراء والزهور في كل مكان |
| Bu nedenle benim idam edilmemi isteyecek ve eğer ben idam edilirsem karım canlı canlı gömülecek. | Open Subtitles | و بناء على ذلك ستُصر على اعدامي و اذا تم اعدامي زوجتي سيتم دفنها حية |
| 8 parmak çapında bir boru. Rızanız olursa toprağa gömülecek ve katiyen hiçbir mahsur yaratmayacak. | Open Subtitles | انها انبوبه 8 بوصه يمكن ان تدفن |
| Ve tüm şehir yerin dibine gömülecek. | Open Subtitles | -و هذه المدينة بأكملها ستدفن |
| Merak ediyorum da acaba sikiştiğin iki adamdan hangisi yanına gömülecek? | Open Subtitles | أتساءل أي من الرجلين الذين تضاجعينهم سيدفنون بجوارك؟ |
| Bu gömülecek. | Open Subtitles | .. سأدفن |
| Annenin yanına gömülecek. | Open Subtitles | سيُدفن بجانب والدتك |
| Canlı canlı gömülecek! | Open Subtitles | ! يدفنوها حية |
| Ne olduğunu anlamadan ölecek ve gömülecek. | Open Subtitles | سيموتُ ويدفن قبل أن يعرف من الذي صدمه. |
| Neden birisi, sonsuza kadar gömülecek bir tabut için bu kadar tedbirli davransın ki? | Open Subtitles | لمادا يأخذ أحدهم مثل هذه الإجراءات الوقائية إن كان سيتم دفن النعش للأبد؟ |