| Kadınıma güveniyorum ama kadınıma yanaşacak erkeklere güvenemiyorum. | Open Subtitles | أثق بإمرأتي، لكن لا يمكنني الوثوق بالرجال الذين يتقربون منها. |
| Ona tam olarak güvenemiyorum. | Open Subtitles | لا يُمكنني أن أجبر نفسي على الوثوق به تمامًا. |
| Sana güvenemiyorum. Güvenmeyi düşünmediğimden veya güvenmek istemediğimden değil. | Open Subtitles | لا استطيع الوثوق بها ليس بالطريقة التي اعتقدها |
| Sana veda edemem. Kendime güvenemiyorum. | Open Subtitles | لا استطيع أن أقول وداعا لا يمكنني ان اثق بنفسي |
| Biliyorum, arayan kişiyi bekletiyor ama yine de güvenemiyorum. | Open Subtitles | أعرف أن عندي خاصية الانتظار، ولكني لا أثق بها في الحالات الطارئة. إلى اللقاء. |
| Ama bu kitaplara güvenemiyorum. | Open Subtitles | فيما لو بأستطاعتي الوثوق في تلك الكُتُب. |
| Kendi başına bir şey yapmana güvenemiyorum! | Open Subtitles | لا يمكنني الوثوق بك للقيام باي شيء بنفسك |
| Eğer öyleyse, neden söylüyorsun. Biz bu adamlar güvenemiyorum. | Open Subtitles | اذا، أنت تقول لأننا لا يمكننا الوثوق بهؤلاء الأشخاص |
| Dilini tutabileceği konusunda kendi kardeşime bile güvenemiyorum. | Open Subtitles | ولايمكنني الوثوق من شقيقي بأن يبقي فمه مغلقاً |
| Zencilerle iş yapmayı sevmiyorum pek. güvenemiyorum onlara. | Open Subtitles | ولكنني لا أحب العمل مع السود إذ لا يمكنني الوثوق بهم |
| Ama sana da güvenemiyorum çünkü beni desteklemiyorsun. | Open Subtitles | لكنني لا أستطيع الوثوق بكِ لأنّك لا تدعمينني |
| Ama ı, o ailemi güvenemiyorum ı zaman içinde öğrendim | Open Subtitles | لكن الزمن علّمني أنّي طالما أعجز عن الوثوق بأهلي |
| Seni incitmek istemiyorum. Fakat kendime güvenemiyorum. | Open Subtitles | لا أريد أن أؤذيك، لكن لا يمكنني الوثوق بنفسي. |
| Seni uyarıyorum aklıma güvenemiyorum! | Open Subtitles | أنا أحذرك لا يمكنني الوثوق بعقلي |
| - çünkü işin iyi yapıldığına güvenemiyorum. | Open Subtitles | -فقط لاني لااستطيع ان اثق بان ينجز العمل. |
| Pek güvenemiyorum onlara. | Open Subtitles | لا يمكننى ان اثق بهؤلاء الرجال |
| Sekreter Wanga güvenemiyorum. | Open Subtitles | .. لا يمكنني أن اثق بالسكرتيرة وانغ |
| Harika, benim servisim beni kazıklıyor. Sizin söylediğiniz hiç bir şeye güvenemiyorum. | Open Subtitles | الٔاسعار باهظة في كاراجي لا أثق بأي مما تقولونه |
| Oh, ben sadece Bay Hornberger'a güvenemiyorum, efendim. Kafatasında, aldatıcılıkla bağdaştırılan yerde bir kabartısı var. | Open Subtitles | إوه,أنا لا أثق في سيد هوربنقر إنهُ لدية قمة كبيرة في الخداع |
| Hiçkimseye güvenemiyorum, seni aradım ama bulamadım. | Open Subtitles | لا يمكنني الثقة في أحد ,كنت ابحث عنكي, ووجدت أشياء فظيعة |
| Evet, kendi kararlarımızı kendimiz vereceğiz ama ben kimseye güvenemiyorum. | Open Subtitles | أجل، أعني أننا نتخذ قراراتنا، لكني لن أثق بأي احد. |