| Ve dünyanın her bir tarafındaki diktatörler için iyi haber karikatüristler, gazeteciler ve aktivistler çenelerini kapadığında gelecek. | TED | و بالنسبة لدكتاتوري العالم، ما يسعدهم سماعه هو أن يصمت الرسامين و الصحفيين و النشطين إلى الأبد. |
| Medyada bu konuyla ilgilenen gazeteciler ve fotoğrafçılar kararın ne zaman açıklanacağını öğrenebilmek amacı ile mahkemenin önünde bekliyorlar. | Open Subtitles | جميع الصحفيين والمصورين وجميع وسائل الإعلام الذين يقومون بتغطية القضية يجلسون خارجاً عند موقف السيارات لقاعة المحكمة |
| Hükûmetlerin bilgisayar korsanlığı yapmasıyla ilgili büyük bir problem var ve bu teröristler, sübyancılar, uyuşturucu satıcıları, gazeteciler ve insan hakları savunucularının hepsi aynı tür bilgisayarı kullanıyor. | TED | هناك عدة مشاكل كبيرة مع الحكومات الراغبة في القرصنة وذلك أن الأرهابيين والمتحرشين مروجي المخدرات, الصحفيين ونشطاء حقوق الإنسان يستعملون نفس أجهزه الكمبيوتر. |
| Bütün iyi yerleri gazeteciler ve ikoncanlar için saklamam gerekiyordu, babalar için değil, ama endişelenme Steven'ın da çok güzel bir yeri var. | Open Subtitles | يجب ان أحافظ على المقاعد الأفضل من أجل الصحفيين وذوي التأثير, وليس للأباء الفاعلون للخير ولكن لا تقلقي (ستيفن) لديه مقعد جميل |
| Organize Suç ve Yolsuzluk Raporlama Projesi gazeteciler ve halk tarafından istihdam edildi topluluk-kaynaklığı yaptılar diktatörlerin ve teröristlerin kamu fonları ile neler yaptığını gösterdiler ve daha dramatik bir davayı Meksika'da gördük, son 6 yılda 50000 narkotik alakalı cinayetle çalkalanan bir ülkede. | TED | مشروع الإبلاغ عن الجريمة المنظمة والفساد يقوم به مجموعة من الصحفيين والمواطنين حيث يكون الحشود هم المصدر ما يصنع الدكتاتوريون والإرهابيون بالأموال العامة في جميع أنحاء العالم، وكذلك، في حالة أكثر مأساوية، لقد شاهدنا في المكسيك، البلاد التي ابتليت بـ 50,000 جريمة متصلة بالمخدرات في السنوات الست الماضية. |