| Ama, o zamana kadar lütfen gecemi berbat etme. | Open Subtitles | لكن، حتى ذلك الحين. أرجؤكي لا تفسدي ليلتي |
| gecemi değiştiren kişinin, babam olacağı hiç aklıma gelmezdi. | Open Subtitles | لم أتوقع بأن أبي سيكون هو من يُنير ليلتي |
| O yüzden neden ikimizi de dertten kurtarıp o özel kodları girip -ki eninde sonunda gireceksin- bana çok güzel olan iki oda verip gecemi eski haline döndürmüyorsun? | Open Subtitles | لذا لما لا توفر على نفسك العناء وتكتب الكلمات السحرية التي تعرف أنك ستكتبها في جميع الأحوال. وتجد لي غرفتان رائعتان لدرجة أن تعيد لي ليلتي كما كانت عليها |
| Bak! Başka bir çılgın katil hikayesiyle gecemi mahvetme. | Open Subtitles | إسمع , لا تفسد ليلتى بقصة قاتل مجنون آخر |
| Ama evine gecemi bozacak başka serseriler yollamaman umurumda. | Open Subtitles | ما أهتم له هو إرسالك بعض المتخلفين إلى منزلك لإفساد أمسيتي |
| Büyük gecemi bu moronların mahvetmesine izin vermemek için de her bir detayın planlanması gerekiyordu. | Open Subtitles | وإن كنت قد أوقفت هؤلاء الأغبياء من إفساد ليلتي الكبيرة فإن كل جزئية بسيطة يجب أن تسير كما خطط لها |
| Seni en başından beri burada istemiyordum ve gecemi mahvettin. | Open Subtitles | لم أكن أريدك في حفلتي من الأساس وها قد أفسدتِ ليلتي. |
| Gençlik sorunlarınla gecemi mahvedesin diye tüm gün çalışmıyorum ben. | Open Subtitles | لا أعمل طيلة اليوم لتفسد ليلتي بواسطة غضب مراهقة |
| gecemi dünün dedikodularıyla geçirme niyetim yok, hadi gidip biraz eğlenelim. | Open Subtitles | حسن ، محال أن أضيّع ليلتي حول التحدث بلا فائدة عن أنباء ليلة البارحة لذا فلنظهر حماسنا و نستمتع |
| Ayrıca, Chris eğer benim saçma gecemi daha iyi hale getirmek için bu kadar uğraştıysa eminim senin ezik hayatını da mükemmel hale getirir. | Open Subtitles | وايضا , اذا كريس وضع كل هذا الجهد لجعل ليلتي الغبية افضل فأنا متأكدة من انه سيجعل حياتكي التافهة جميلة |
| Bir grup sarhoş, çirkin ve çığlık çığlığa taraftarla gecemi geçirmek yerine sevdiğim adamla birlikte kanepeye kıvrılmak daha güzel olmaz mı? | Open Subtitles | هيا، لماذا قد أريد قضاء ليلتي مع حفنة من المشجعين السكارى الغاضبون المزعجون عندما أتمكن من الاستلقاء على الأريكة |
| Son gecemi böyle geçirmek istemezdim. | Open Subtitles | ليس بهذه الحال تحديدًا وددت أن تمضي ليلتي الأخيرة. |
| Seni burada bulacağımı tahmin etmeliydim. gecemi rezil edeceğini. | Open Subtitles | كان يجب أن أعرف أنك ستكون هنا لتخريب ليلتي |
| Son gecemi ayrı geçirdiğimize inanamıyorum. | Open Subtitles | لا اصدق اننا لن نمضي ليلتي الأخيره معاً |
| Bu arada benim gecemi sorduğun için teşekkürler. | Open Subtitles | شكراً على سؤالكِ حول ليلتي ، بالمناسبة. |
| Bütün gecemi, dinsizin hakkından gelen imansız olmaya çalışarak geçirdim. | Open Subtitles | قضيت ليلتي كلها أحاول مغازلت أحمق |
| - gecemi zehir ettin, çift taraflı hem de. | Open Subtitles | لقد دمرت ليلتي حقاً بطريقتين الآن |
| Barney'nin evlilik sözleşmesi benim gecemi de mahvetti. | Open Subtitles | "اتفاقية زواج "بارني دمرت ليلتي أنا أيضاً |
| Bak! Başka bir çılgın katil hikayesiyle gecemi mahvetme. | Open Subtitles | إسمع , لا تفسد ليلتى بقصة قاتل مجنون آخر |
| gecemi rezil etme. | Open Subtitles | لا تفسدِ أمسيتي |
| Bütün gecemi köpeğin kıçından çıkan pislikleri toplayarak harcadım. | Open Subtitles | قضيت امسيتي اعتني بمؤاخرة الكلب |
| gecemi yeterince berbat etmedin mi? | Open Subtitles | ألم تُخرّبْ مسائي بما فيه الكفاية؟ |