| Peki, tüm bu gelinlikler, aklına tekrar evlenmeyi getirmiyor mu yada en azından, B ile başlayan kelimeyi? | Open Subtitles | اذن تصميم كل هذه الفساتين ألا يجعلك تفكرين في الزواج مرة أخرى أو على الأقل في التفكير في حرف أ |
| Bu gelinlikler hep moda. | Open Subtitles | تلك الفساتين ما تكون دوماً كذلك |
| Ama diğer gelinlikler çöptü. | Open Subtitles | ولكن جميع الفساتين الأخرى كانت كالقمامة |
| Kendi kendine oturan gelinlikler de dahil her şey var. | Open Subtitles | كل شيء ابتداءا من فساتين الزفاف الآلية اللبس |
| gelinlikler hakkında geniş çaplı bir araştırma... yapmış da yapmamışda olabilirim. | Open Subtitles | أنا ربما أكون أو قد لا أكون قد قمت ببحث حول فساتين الزفاف |
| Güzel gelinlikler, gerçek aşk anlamına gelmez. | Open Subtitles | تعلم ، فستان زفاف جميل لا يعني حباً حقيقياً |
| Kiliseden gelinlikler içinde hızla kaçıyordun da. | Open Subtitles | لأنك تركضين في كنيسة مرتدية فستان زفاف |
| Satıcı bayan görmen için başka gelinlikler var dedi, Cristina. | Open Subtitles | البائعة لديها المزيد من (الفساتين لتريها إياكِ يا (كريستينا |
| - Sen ve arkadaşların buraya gelip, gelinlikler denemekten bahsedip duruyordunuz. | Open Subtitles | حسناً, أنتي وصديقاتكِ كنتم تتحدثون ...عن القدوم إلى هنا لتجربة بعض الفساتين - ...لذلك قدمتُ إلى هنا - |
| Bu gelinlikler korkunç. | Open Subtitles | هذه الفساتين ليست جيّدة |