"geliyormuş" - Traduction Turc en Arabe

    • قادمة
        
    • طريقه
        
    • طريقها
        
    • قادمٌ
        
    • قادم الى
        
    Çan Kay Şek'in karısı Taipei'den direkt New York'a geliyormuş. Open Subtitles مدام تشان كاي تشيك ستأتي الى المدينة قادمة من تايبيه
    Galadan geliyormuş gibi görünmem için aşağı inip tekrar yukarı çıkmam gerek. Open Subtitles علي النزول لأسفل ثم العودة كأنني قادمة من الاحتفال
    Artie'nin hologram sinyali buradan geliyormuş ama ona ulaşmadan kaçmak için çok zamanı vardı. Open Subtitles اشارة البث المرئي الخاصة بآرتي كانت قادمة من هنا ولكن كان لديه متسع من الوقت ليبتعد قبل أن نصله
    Bir saat önce aradı. geliyormuş. Open Subtitles اتصلت به منذ ساعة و أقسم بالله أنه قال أنه على طريقه
    Hava durumu servisine göre bu gece fırtına geliyormuş. Open Subtitles و إستناداً لخدمة الأرصاد الجوية العاصفة في طريقها إلى هنا
    Çöpten önce telefonunun sinyali depo gibi bir yerden geliyormuş. Open Subtitles قبل رميه في القمامة كانت إشارات هاتفه قادمة من على ما يبدو انه مستودع
    Bu akşam için bakıcı tutmuş polis gecesine geliyormuş. Open Subtitles لكنها تعتني بالأطفال لهذه الليلة لِذا ستكون قادمة الى الحفله
    Bekle, tepenin arkasından geliyormuş gibi görünüyor. Open Subtitles انتظر ، انها قادمة من الجانب الآخر من ذلك التل
    Çiftliğe bir polis geliyormuş, gidene kadar ses çıkarmayacağız. Open Subtitles هناك شرطية قادمة للمزرعة لذلك يجب أن نلتزم بالهدوء حتى تذهب
    Acile zincirleme araç kazası kurbanları geliyormuş. Open Subtitles حالات متعدّدة لحادثة سيّارة قادمة لغرفة الطوارئ
    Öğrendiğimize göre yarın geliyormuş. Open Subtitles لقد جاءتنا أخبار بأنها قادمة غداً.
    - Mayın ekibi geliyormuş. Open Subtitles أخبره فرقة إزالة الألغام قادمة
    Buz pateni show'u geliyormuş şehre.. Open Subtitles سمعت أن عروض الجليد قادمة للمدينة
    Ben haberlerde duydum ki çok büyük bir kar fırtınası geliyormuş ve don yapacakmış ve... Open Subtitles لقد سمعت أن... في نشرة الأخبار, ثمّة... عاصفةً ثلجية قوّية قادمة.
    Janjaweed. İki ciple hızlıca geliyormuş. Open Subtitles الجنجويد , سيارتان جيب , قادمة بسرعة
    Albay Young buraya geliyormuş. Open Subtitles طولنيل يونج فى طريقه الى هنا ؟
    Dinle, Kevin, Sam birkaç dvd almış buraya geliyormuş. Open Subtitles أسمع" كيفين" "سام " في طريقه إلى هنا ومعه بعض الديفيدي
    Sang Jun'dan duyduğuma göre, Jin Ho sizi görmeye geliyormuş. Open Subtitles مما سمعته مما قاله "سانغ جون" أن جين هو" في طريقه لرؤيتك
    Ve ev sahibinin söylediğine göre temizlik için buraya geliyormuş. Open Subtitles أنها ليست في المنزل. والمالك يقول انها في طريقها الي هنا لكي تساعد بتنظيف المكان.
    Ona göre, Danny harika bir bahaneyle hayatımı paramparça etmek için geri geliyormuş. Open Subtitles داني هو العذر المثالي لها لها لتشق طريقها إلى حياتي الخاصة تعرفي؟
    Aman tanrım. Tam üzerime geliyormuş gibi görünüyor. Open Subtitles يا إلهي، يبدو وكأنه قادمٌ إليّ مباشرةً
    Partine geliyormuş. Open Subtitles قادم الى حفلتك.

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus