| Alevlerin gerçek hedefi de, eşinin fotoğrafları veya vasiyetname değildi. | Open Subtitles | الهدف الحقيقي من تلك النيران لم يكن صور زوجتك أو حتى وصيتها |
| FBI'ın gerçek hedefi o olsa gerek. | Open Subtitles | لا بد له من أن يكون مكتب التحقيقات الفدرالي وتضمينه في الهدف الحقيقي. |
| Bu komisyonun soruşturmasının gerçek hedefi kanundan kaçan bir adamın yargılanması ve cezasının belirlenmesi olmalıydı. | Open Subtitles | بحيث أن الهدف الحقيقي لتحقيقات هذه اللجنة... يجب ان يكون الرجال خلف هذا الإدعاء, |
| Bu komisyonun soruşturmasının gerçek hedefi kanundan kaçan bir adamın yargılanması ve cezasının belirlenmesi olmalıydı. | Open Subtitles | بحيث أن الهدف الحقيقي لتحقيقات هذه اللجنة... يجب ان يكون الرجال خلف هذا الإدعاء. |
| Ne gerçek hedefi? | Open Subtitles | ما الهدف الحقيقي ؟ |