Sizin gibiler için bu kadar anlamlı olması sadece garip. | Open Subtitles | إنه مجرّد أمر غريب مقدار ما يعنيه هذا لأشخاص كهؤلاء |
Benim gibiler için formüller geçerli değildir dedim. | Open Subtitles | أنا قلت لهم لا توجد هناك صيغة لأشخاص مثلي. |
Bizim gibiler için "yokum" diye bir şey yok, dedektif. - Kendi adına konuş. | Open Subtitles | ليس هناك مفر من هذا أيها المحقق ليس لأشخاص مثلنا |
Ya da belki senin gibiler için portatif hamamlar vardır. Bence olmalı. | Open Subtitles | أو ربما هناك حمامات متنقلة لأمثالك لابد من وجودهم |
Taşıyıcılar, amatörler turnuvasında oynamazlar. Bu sizin gibiler için değil. | Open Subtitles | حاملي العصي لا يخوضون البطولات إنها ليست لأمثالك |
Böyle bir kuruma girip çıkmak mı sizin gibiler için, yalnız girmek mi? | Open Subtitles | هل ستقضون أعماركم في الدخول والخروج من مثل هذه السجون؟ التى يمكث فيها أغلبكم أكثر مما يمكث خارجها؟ |
Senin ve Rooster gibi adamların başka şansları olabilir, ama benim gibiler için bu olmaz. | Open Subtitles | أشخاص مثلكم ربما يحصلون على فرصتهم لكن لشخص مثلي إنتهى الأمر |
Reagan için ne düşünürsen düşün 80'ler Louis Tobin ve benim gibiler için harika yıllardı. | Open Subtitles | سأحدثكِ بما ترغبين حول ريجان الـ ثمانينيات كانت سنوات رائعة لأشخاص مثلي ومثل لويس توبن |
Ve bizim gibiler için, bu her gün verdiğimiz bir mücadele. | Open Subtitles | وبالنسبة لأشخاص مثلنا ...إن هذه معركة نخوضها كل يوم من حياتنا |
Daniel gibiler için tehlikeli ve korkutucu olabilir. | Open Subtitles | لأشخاص مثل دانيال،يمكن أن يكون خطرا ومخيفا |
Ne olduğunu bilirsin. Senin gibiler için yedek parçalar. | Open Subtitles | أنت تعلم ما هذا قطع غيار لأشخاص مثلك |
Senin gibiler için başka bir söz var. O da vatansever değil. | Open Subtitles | هناك كلمة لأشخاص أمثالكَ، ولكنّها ليست "وطنيّة" |
Cehennemde senin gibiler için özel bir yer var. | Open Subtitles | هناك مكان خاص في الجحيم لأشخاص مثلك. |
Ama benim gibiler için gençlik yılları o kadar eğlenceli değildir. Ama zamanla iyiye gider. | Open Subtitles | لكن لأشخاص مثلي هذا ليس شكل ممتع |
- Tabi. Satış yarışı sizin gibiler için değil mi? | Open Subtitles | أعددت منافسة المبيعات هذه لأمثالك يا صديقي |
Senin gibiler için değil. Beyefendiler tarafından oynanan. | Open Subtitles | و ليست لأمثالك ، لكن يمارسها الساده |
Şarap Khaleesi içindir, sizin gibiler için değil. | Open Subtitles | النبيذ من أجل الكاليسي، ليس لأمثالك |
Böyle bir kuruma girip çıkmak mı sizin gibiler için, yalnız girmek mi? | Open Subtitles | هل ستقضون أعماركم فى الدخول والخروج من مثل هذه السجون؟ التى يمكث فيها أغلبكم أكثر مما يمكث خارجها؟ |
Hmm, benim gibiler için iş olabileceğini duydum ve bir geleyim dedim. | Open Subtitles | في الحقيقة سمعت بأن هناك عمل لشخص مثلي |
Benim gibiler için burs nedir biliyor musun? | Open Subtitles | المنحة، لشخص مثلي... |