| Boston'a annemi bulmak için gitmek istedin. Ve eğer oradaysa, bizi ona bırakıp gideceksin! | Open Subtitles | أنت فقط تريد الذهاب إلى بوسطن لأنك تظن أن أمنا هناك |
| Boston'a annemi bulmak için gitmek istedin. | Open Subtitles | أنت فقط تريد الذهاب إلى بوسطن لأنك تأمل أنّ أمّـنا هناك |
| Ne hastaneye ne de tapınağa gitmek istedin. | Open Subtitles | لا تريد الذهاب لمستشفى ولا تريد الذهاب لمعبد |
| Senin o planlama komitesinde olmanın bir sebebi var. Çünkü sen o mezunlar toplantısına gitmek istedin. | Open Subtitles | كان هناك سبب لكونك ضمن لجنة التخطيط وهو أنك أردت الذهاب إلى لم الشمل ذاك |
| - Buraya geldiğinde halka açık bir yere gitmek istedin çünkü tecavüz naraları atacağımdan korktun. | Open Subtitles | -عند قدومك إلى هنا ، أردت الذهاب إلى مكان عام لأنك كنت خائفًا من اتهامك بالاغتصاب. |
| Bu yüzden mi o suç mahaline gitmek istedin? | Open Subtitles | هل لهذا أردت الذهاب لمسرح الجريمة ؟ |
| Ward gitmek istedin. | Open Subtitles | وارد لقد أردت الرحيل |
| Öyleyse, neden otele gitmek istedin? | Open Subtitles | إذا فلماذا تريد الذهاب إلى الفندق؟ |
| Neden hep dış dünyaya gitmek istedin? | Open Subtitles | لماذا تريد الذهاب خارج الجدران ؟ |
| Neden onunla gitmek istedin? | Open Subtitles | و لماذا تريد الذهاب معه ؟ |
| Neden hep dış dünyaya gitmek istedin? | Open Subtitles | لذلك لماذا تريد الذهاب ؟ |
| Dansa gitmek istedin, dans ettin. | Open Subtitles | أردت الذهاب للرقص، وقد رقصت |
| - Sen sadece güzel olanla gitmek istedin. | Open Subtitles | -لقد أردت الذهاب مع المثيرة فحسب |
| Hapishaneye gitmek istedin sanki. | Open Subtitles | كأنك أردت الذهاب إلى السجن |
| - Oraya sen gitmek istedin. | Open Subtitles | -انت من أردت الذهاب إلي هناك |