| Dördüncüsü, bu tanıklara ek olarak Romulo Cartucci Bayan Greta Neilson ve Bay Eugene Cary hepsi de karakolda olay yerinden kaçarken gördükleri adam olarak Waldron'u tanımladılar. | Open Subtitles | رابعا، هؤلاء الشهود بالاضافة الى راميلو كارتوتشي الانسة جريتا نيلسن والسيد يوجين كاري كلهم عرّفوا والدرون في قسم الشرطة |
| Greta'nın vücudu mankenliğe çok uygundur. | Open Subtitles | جريتا عندها بالتأكيد الجسم المثالي للعرض |
| Barley artık Katya'ya, "Lanet Greta Garbo" olmadığını söylemek zorunda. | Open Subtitles | بارلى قال لكاتيا : مفيش جريتا جاربو تانى |
| Greta, bunun zor olduğunu biliyorum. Ama iyi bir şeyler yapmaya çalış. | Open Subtitles | غريتا أعلم أن هذا صعب لكن حاولي أن تستفيدي قدر الإمكان منه |
| Greta seninle olmak kolay.Bizim yılımızda diğer aptallara kim ihtiyaç duyar? | Open Subtitles | ان الامر سهل لكِ غريتا من يحتاج اولائك الاغبياء في سنتنا |
| Greta komfor alanlarımızdan çıkmamız gerektiğini söylüyor. | TED | حيث قالت غريتا بأنه يتوجب علينا العمل خارج المألوف. |
| Kadının adı Greta Roebling, adamınki Verner. | Open Subtitles | تَوقّفوا للإتّجاهاتِ. الآن، تلك الزوجةُ، جريتا رويبلنج. |
| Dediğim gibi, Greta. | Open Subtitles | سأقول لك يا جريتا زوجك لا يجب ان يتركك تخرجين |
| Greta gerçekten elbisemi giymen umurumda değil. Ama o üstündeyken yüzmeye gitmen umurumda. | Open Subtitles | جريتا أنا حقاً لا أمانع أن ترتدي ثوبي لكني أمانع أن تذهبي للسباحة فيه |
| Ben Greta ki bu da harikanın aptalca bir anagramı olur.* | Open Subtitles | انا جريتا و إسمي هو جناس لغوي سخيف لكلمة عظيم |
| Canım, görünüşe göre Greta Bayan Rotsky'e zorluk çıkarıyormuş. | Open Subtitles | عزيزي يبدو أن جريتا ضايقت السيدة روتسكي قليلاً |
| Greta ile herhangi bir iletişim sorunu yaşamadık. | Open Subtitles | لم يكن بيني وبين جريتا أي مشكلة في التواصل |
| Greta'ya konuşmayalım diyemediğim için, ben de onu duymamak üzerine bir strateji geliştirdim. | Open Subtitles | بما أنني لا أستطيع أن أُخبر جريتا ألا تتكلّم حاولت أن أجعل نفسي لا أستطيع السماع |
| Greta ile çok hassas bir ilişki kurup istediğimi almam gerekiyordu... ve yaptım. | Open Subtitles | إذاً لقد إستطعت أن أتعامل مع الموقف الصعب مع جريتا |
| Kendilerini ortaya atmak istiyorlar, Greta Thunberg'in bize özümsettiği gibi. | TED | يريدون أن يقاوموا بأنفسهم، كما حثتنا غريتا تونبيرغ. |
| Bu Karl Bollenbecker ve ben karısı Greta... - ...ve kız kardeşiniz bizi çok etkiledi. | Open Subtitles | هذا كارل بولينيكر وأنا غريتا زوجته لقد سحرتنا أختك |
| Greta hiç kesmezsin değil mi? Sadece zorlayabildiğin kadar zorlarsın. | Open Subtitles | غريتا أنت فقط لا تتوقفين أنت فقط يجب ان تستمري في دفع الوضع حتى أخر |
| - Bu partiye sadece zengin koleksiyoncular değil aynı zamanda New York'un en güçlü ve en önemli galeri sahibi Greta Noa da katılacak. | Open Subtitles | ليس فقط مجموعة من جامعي اللوحات الاثرياء ولكن ايضا احد اهم ملاك المعارض في مدينة نيويورك، واسمها غريتا نوا |
| Kariyerinde yükselmek istiyorsan onu kendine hayran bırakmalısın. Greta Noa, Roxie Torcoletti ile tanışın. | Open Subtitles | عليك التأثير عليها غريتا ناو قابلي روكسي نروكولي |
| Aslında çok kötü bir şey oldu. Misafirlerden biri, Greta Noa'nın durumu çok ağır. | Open Subtitles | في الحقيقة، حدث شيء مريع احدى الضيوف، غريتا نوا في حالة خطرة |
| Cliff, Greta'dan uzak durmamı isteseydi, ...bunu istemediğini bana neden söylemezdi ki? | Open Subtitles | اذا كان (كليف) يريدني ان ابتعد عن (جرايتا)ـ لماذا لايقول هذا فقط؟ |
| Greta inan bana, korkuyorlar. | Open Subtitles | صدقيني غرينا هن كذلك |